Bizden birileri ama gözümüzden uzakta... Ya toplumun incitici bakışları ya mimari engeller ya da ailelerinin, engellerini bir utanç sebebi sayması onları küstürmüş sokağa...
Çokça göremediğimizden olsa gerek; yok saymışız dünyamızda varlıklarını... Yok saydığımız için de çok görmüşüz yaşadığımız kenti onlara. Kaldırımları yaparken düşünmemişiz mesela... Varolan kaldırımlara da dükkanlarımızdaki dolapları, sobaları, tası- tabağı koymuş, gaspetmişiz kaldırımı kullanma haklarını. Kamu binalarında rampa yapmak aklımıza gelmemiş. Bir mağazaya gidebileceklerini, alışveriş yapabileceklerini, camide namaz kılabileceklerini, spor yapabileceklerini düşünmemişiz. Öyle ki, hastanelerde bile engellerle karşılaşmışlar çoğu zaman. Kapamışız gözlerimizi... Kör etmişiz hassasiyetlerimizi.
Kentin gürültüsü sağır etmiş de yüreklerimizi, duyamamışız seslerini.
Ayaklarımız gidememiş onlara.
Ellerimiz felç olmuş da tutamamışız kardeşçe ellerini...
Asıl engelli bizlermişiz de görememişiz.
Dünyanın En Büyük Havas ve Gizli ilimler Sitesi
▪︎