islam Dini Nedir? - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > islam & Tasavvuf > islam & islami Konular

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 15.05.21, 15:30
 
Üyelik tarihi: 17.05.20
Bulunduğu yer: MESCİD-İ AKSA
Mesajlar: 112
Etiketlendiği Mesaj: 4 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart islam Dini Nedir?

İSLÂM DİNİ
İslâm Dîni Nedir?
İslâm dîni, Allah'ın, son peygamberi Hz. Muhammed (asm) vasıtasıyla bütün insanlaragönderdiği en son ve en mükemmel dindir. İslâm'ın gelmesiyle, diğer dinlerinhükmü sona ermiştir. İslâm dînini kabul eden kimseye Müslüman denir. İslâm'ınen son ve Allah katında yegâne mûteber din olduğu, Kur'an-ı Kerim'de şu şekildebelirtilir:
"Bugün sizin dîninizi sizin için kemâle erdirdim. Sizin üzerinizdeki nîmetimi(lütuflarımı) tamamladım ve size din olarak İslâm'ı seçtim (yalnız İslâm'danrazı ve ondan hoşnûd oldum)".
(el-Mâide, 3). "Kim İslâm'dan başka bir din ararsa, ondan [seçtiği dîni]kabûl edilmiyecektir ve o, âhirette hüsrâna [büyük zarara] uğrayanlardan [olacak]tır".
(Âl-i İmrân, 19).
İslâm'ın Dışındaki Dinlerin Geçerliliği Neden Kalkmıştır?
Tarihin çeşitli devirlerinde insanlara ayrı ayrı peygamberler ve dinler yollayanAllah Teâlâ, son din olarak onlara İslâmı ve son Peygamber olarak da Hz. Muhammed'i(asm) göndermiştir. İslâm'ın gelmesiyle Yahudîlik ve Hıristiyanlık gibi eskidinlerin hükmü sona ermiştir. Bu, tıpkı, yeni bir kanun çıkınca, eski kanununhükmünün yürürlükten kalkması gibidir. Allah'ın son dîni ve İlâhî Kanunu İslâmgelince, eski dinlerin ve ilâhî kanunların geçerliliği son bulmuştur.
İslâm dışında kalan dinlerin yürürlükten kalkmasını gerektiren başlıca sebebler şunlardır:
1 - Her şeyden evvel, eski dinler, yalnızca belli bir zamana ve belli bir muhîtininsanlarına hitab ediyorlardı. İslâm ise, topyekûn bütün insanlığa seslenmektedir.Dâveti umumî ve mesajı cihanşümuldür.
2 - Eski dinler, sadece kendi zamanlarının insanlarını muhâtab almışlardı. Ozamanın insanlarının seciyeleri kaba ve mizaçları vahşete yakındı. İlimde, medeniyette,fikir ve anlayışta geri idiler. Ulaşım ve haberleşme imkânları, ibtidai birhaldeydi. Her bölgenin kültürü, inancı, örf ve âdetleri farklı farklıydı. Karşılıklı fikir ve kültür alışverişi de oldukça zayıftı. Bu yüzden, her muhîte ayrı ayrı peygamberler gelmesi, başka başka dinler gönderilmesi zarureti vardı. Zamangeçip insanlık ilim, fikir, kültür ve medeniyet yönünden büyük gelişmeler kaydedince,eski mahallî dinler artık insanların ihtiyaçlarına cevap veremez hale geldiler.Bunun üzerine Cenâb-ı Hak da insanlara en son din olan İslâmiyeti gönderdi.
İslâm dîni, 1400 yıl evvelki dünyanın insanından, bugünün ve yarının moderninsanına kadar gelip geçen bütün insanlığa hitab edebilme özelliğinde olan birdindir. Bu bakımdan, kıyamete kadar hükmü bâki ve geçerlidir.
3 - Eski dinlerin, zamanla, içlerine hurâfeler, bâtıl inançlar karışmıştır.Allah'ın birliğine îman esası, yani tevhid inancı kaybolmuştur. İslâm ise, hâlâilk günkü tazelik ve saflığı ile, bozulmadan durmaktadır.
Netice olarak diyebiliriz ki:
İslâm'ın dışında kalan dinler, geceleyin bir sokağı aydınlatan bir fener vesokak lâmbası gibidir. İslâm ise, bütün dünyayı aydınlatan güneş hükmündedir.
Güneş doğduktan sonra, artık sokak fenerine hiç ihtiyaç kalır mı? veya Güneşinyanında sokak lâmbasının aydınlığının sözü olur mu?
İslâm Dininin Özellikleri Nelerdir?
İslâm dinini, sâir dinlerden ayıran belli başlı özellikleri şunlardır:
1 - İslâmiyet, her asra ve her insana hitab eder, getirdiği esaslar insanlığınbütün ihtiyaçlarına cevab verir.
İslâm'ın bu cihanşümûl özelliğine Kur'an'da şu şekilde işaret olunur:
"Ey Muhammed! Biz seni BÜTÜN İNSANLARA yalnızca müjdeci ve korkutucu olarakgönderdik." (Sebe', 28).
"Ey Muhammed! De ki: 'Ey insanlar, ben Allah'ın HEPİNİZ İÇİN GÖNDERDİĞİ Peygamberiyim'." (el-A'raf, 158).
2 - İslâmiyet kolaylıklar dînidir.
İslâm'da insanlara yapamayacakları veya yaparken zorluk çekecekleri işler yüklenmemiştir.
Kur'ân-ı Kerîm'de İslâm'ın kolaylık prensipleri şu şekilde ifade edilir:
"Allah, insanı ancak gücünün yeteceği işle mükellef tutar.."
(el-Bakare, 285).
"Rabbimiz, bize gücümüzün yetmiyeceği şeyi taşıtma.."
(el-Bakare, 285). "Allah, sizin için kolaylık göstermek diler, zorluk çıkarmakistemez.."
(el-Bakare, 185).
Kur'an'da İslâm'ın kolaylıklar dîni olduğu bu şekilde açıklanırken Peygamberimizde, bu hususta hadîs-i şeriflerinde şu prensipleri vaz'etmişlerdir:
"Ben ancak âlemlere rahmet olarak gönderildim. Azâb için, zorluk vermekiçin gönderilmedim.."
"Allah Teâlâ, beni sıkıntı ve zahmet verici ve bunu arzu edici olarak göndermedi.Fakat Allah beni, muallim (öğretici, bildirici) ve kolaylaştırıcı olarak gönderdi.."
"Dininizin en hayırlısı, en kolay olanıdır. Muhakkak ki din bir kolaylıktır.."
"Ben size neyi yasak ettiysem, ondan çekinin; size neyi emretti isem, ondangücünüzün yettiği kadarını yapın. Sizden evvelki ümmetleri ancak mes'elelerininve Peygamberlerine karşı ihtilâflarının çokluğu helâk etmiştir."
"Amelden gücünüzün yettiği kadarını yapın. Siz ibâdetten bezmedikçe, Allahda sevab vermekten bıkmaz."
"Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız, müjdeleyiniz, ürkütmeyiniz."
Hz. Âişe Validemiz, Resûlüllah Efendimizin bu hususla ilgili tatibkatını şu şekilde beyan etmişlerdir:
"Resûlüllah (asm) iki şey arasında dilediğini tercihte serbest bırakıldı mı, günah olmadığı müddetçe muhakkak onlardan en kolayını alırdı. Eğer iş günahsaondan halkın en uzak bulunanı Resûlüllah olurdu."
Bütün bu hadîs-i şerifler, İslâm dîninin ne derece uygulanması kolay hükümlerihtiva ettiğini göstermektedir. Cihanşümûl ve kıyâmete kadar pâyidar oluşunda,bu kolaylık anlayışının büyük yeri vardır.
NÜKTE : CENNETİN YOLU
Hıristiyan din adamlarından biri, ülkemize gelerek küçük bir çocuktan kendisineo şehirdeki kiliseyi göstermesini ister.
Kiliseye ulaştıklarında, papaz;
- Aferin çocuğum, der. Yarın buraya gel de sana cennetin yolunu göstereyim.
Çocuk, papazın niyetini sezerek:
- Kilisenin yolunu dahi bilmiyorsunuz, diye cevap verir. Cennetin yolunu nasılbileceksin ki?
Dinimizin kolaylık dîni olduğuna dair tatbikattan bâzı misaller:
Dînimizde namaz kılmak için su ile abdest almak mecburiyeti vardır. Ancak subulunamadığı veya su çok soğuk olup hastalanma ihtimali olduğu hallerde, topraklateyemmüm yapılır. Toprak su yerine geçer.
- Dînimiz yolculara; yorgunluk, zaman darlığı gibi hikmetlere binaen 4 rek'atlı farz namazları iki rek'at olarak kılmak kolaylığını getirmiştir.
- Namazda ayakta durmak (kıyam) farzdır. Ancak ayakta duracak gücü olmayanlar,oturarak namaz kılarlar.
- Hastalara ve yolculara Ramazanda oruç tutmak zor gelebilir. Bu sebeble dinimizonları Ramazan'da, oruç tutup tutmamakta serbest bırakmıştır. Tutmazlarsa hiçbirmahzuru olmaz. İyileşince veya seyahatten dönünce, oruçlarını kazâ ederler.
- Hac yolunda hastalık, harb, v.s. gibi bir sebeble emniyetsizlik varsa, haccagitmesi mecburî olan Müslümanlar, yoldaki tehlike kalkana kadar haclarını te'hirederler.
3 - İslâmiyetin bütün hükümleri mâkuldür. Akla zıt düşen, mantığa ters gelenhiçbir mes'elesi yoktur.
İnsanı diğer varlıklardan ayıran en önemli özelliği aklıdır. İnsan onun vasıtasıylagördükleri üzerinde düşünür, iyiyi kötüden ayırır, doğru ile yanlış arasındabir seçim yapar. Bu sebeble Kur'ân-ı Kerîm'de 70 kadar âyette akıldan ve akılsâhiplerinden bahsedilir. Allah'ın emirleri doğrudan doğruya akla yöneltilir.Sık sık "Hiç duymuyorlar mı?", "Akıl etmiyorlar mı?" denilir.
Dînimizde mükellefiyet için akıl esas olduğundan, aklı olmayanlar yaptıklarındansorumlu tutulmamışlardır.
Hz. Peygambere inanmıyan insanlar, "Bize mûcizeler göster de Allah'ınainanalım, peygamber olduğunu kabul edelim" dediklerinde, Allah Teâlâ onlarınbu tekliflerini beğenmemiş; varlığına inanmak için onları mûcize istemeye değil,yerlere ve göklere ibretle bakıp düşünmeye çağırmıştır. Kur'ân-ı Kerîm'de buhususta:
"Göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesinde,insanlara faydalı olan şeylerle denizde süzülen gemilerde, Allah'ın gökten indiripyeri ölümünden sonra dirilttiği suda, her türlü canlıyı orada yaymasında, rüzgârları ve yerle gök arasında emre âmâde duran bulutları döndürmesinde, düşünen akılsâhipleri için deliller vardır" (el-Bakare, 164) buyurulmuştur.
Sahâbenin ileri gelenlerinden Hz. Enes, Resûlüllah Efendimizin yanında bir kimsedenbahsederken onu medhetmişti. Resûlüllah (asm) sordu:
- Onun aklı nasıldır?
Hz. Enes:
- Ya Resûlâllah, onun ibâdeti, ahlâkı, fazîleti, edebi iyidir, deyince AllahResûlü yine:
- Onun aklı nasıldır? diye sorusunu tekrarladı. Hz. Enes de:
- Ey Allah'ın Resûlü, biz bu adamın ibâdetlerinden, fazîletlerinden, çeşitlihayırlarından bahsediyoruz; siz ise, aklından soruyorsunuz, dedi. ResûlüllahEfendimiz bunun üzerine şu sözleri söylediler:
- Ahmak olan âbid, cehli sebebiyle şeytana aldanarak fâsık bir kimsenin günâhındandaha büyük günahlara mâruz kalabilir. İnsanların Allah'a yakınlıkları, ancakakılları kadardır."
Mâverdî'nin Edebü'd-Dünya ve'd-Dîn adlı eserinde zikredilen bu hadîs, İslâm'daakla verilen önemi göstermesi bakımından son derece ibretli ve düşündürücüdür.
Akılla ilgili diğer bazı hadîsler de şöyledir:
"Aklı olmayanın dîni yoktur."
"Allah akılsız [aklını kullanmayan] mü'mini sevmez.
"Kişinin aklı doğru olmadıkça, dîni doğru olmaz.."
"Cennet 100 derecedir. 99 derecesi akıl sâhipleri için, bir derece de diğerinsanlar için.."
"Ya Ali! İnsanlar çeşitli iyiliklerle Allah'a yaklaşırken, sen de aklınlayaklaş."
"Allah Teâlâ akıldan daha kıymetli ve şerefli bir varlık yaratmamıştır."
4 - İslâmiyet, insanlar arasında her devirde görülen sınıf farklarını, eşitsizlikleri,imtiyazları kaldırmış, asıl ve kök bakımından aralarında hiçbir ayrıcalık olmadığı esasını getirmiştir.
Kur'ân-ı Kerîm'de şöyle buyurulur:
"Ey insanlar! Doğrusu biz sizleri bir erkekle bir dişiden yarattık."(el-Hucurât, 13).
Peygamberimiz de şöyle buyurmuşlardır:
"İnsanlar Âdem'in oğullarıdır. Âdem'i de Allah topraktan yaratmıştır."
İslâmiyet, bununla, bütün insanların aynı ana-babadan geldiklerini; hiç kimsenindoğuştan üstünlük iddiasında bulunamayacağını ortaya koymuştur.
İslâmiyet, insanları bir tarağın dişleri gibi hukuk önünde birbirine eşit kabûletmiştir. Soy, renk ve dil farkına hiç önem vermemiş; insana kıymet kazandıran,sair insanlardan üstün kılan hususun yalnızca kalbindeki Allah korkusu ve îmanderecesi olduğunu belirtmiştir. Peygamber Efendimiz bu hususu, şu şekilde ifadebuyurmuşlardır:
"Ey insanlar! Unutmayınız ki Rabbiniz bir'dir, babanız bir'dir. Arab'ınArab olmayana, Arab olmayanın Arab'a, beyazın siyaha, siyahın beyaza Allah korkusuölçüsünden başka hiçbir üstünlüğü yoktur."
Böylece dînimiz, herkesi hukukta eşit saymış, insanlar arasındaki dünyevî üstünlüklere,gelip geçici etiketlere önem vermemiş, dış görünüşten ziyade insanın iç görünüşünebakmıştır.
5 - İslâmiyet, ruh ile madde, dünya ile âhiret arasında tam bir denge kurmuştur.
Yahudîlik beden zevklerini ve maddî faydaları ön plânda tutar. Mensuplarını hırsla dünyaya bağlanmağa sevkeder. Hıristiyanlık ve Hind dinleri ise, sadeceruhu geliştirmeye, vücuda eziyetler çektirerek nefsin arzûlarını zayıflatmaya,dünya hayatını boşlamaya önem verirler. Buna karşılık İslâmiyet, ruh ile beden,dünya ile âhiret arasında tam bir denge kurmuş; ne bedene, ne de ruha ızdırapçektirmeyi esas almıştır. İkisine de aynı ölçüde değer vermiş; herbirinin ihtiyaçlarını ayrı ayrı karşılamayı kabul etmiştir.
Kur'ân-ı Kerîm'de, "Allahım, bize dünyada iyilik, âhirette de iyilik ver"âyeti, İslâm'daki dünya ve âhiret dengesini en iyi şekilde belirtmektedir.
İslâm, ne dünyaya fazla değer vererek âhiretin, ne de âhirete ağırlık vererekdünyanın terkedilmesine izin verir..
Âhiretin dünyada kazanılacağını söyleyerek, "hiç ölmeyecekmiş gibi dünyaiçin, yarın ölecekmiş gibi de âhiret için" çalışılmasını ister..
6 - İslâm'da ruhban sınıfı yoktur. Herkes dinini gücü nisbetinde kendi öğrenmekzorundadır. İbâdetleri ifa için, kul ile Yaratıcı arasında aracılık yapacak,günahları affettirecek imtiyazlı bir seçkin sınıfa yer yoktur.
7 - İslâm, bütün mânasıyle ahlâk ve fazîlet dîni olduğu gibi, en yüksek mertebedeilim ve hakikatın koruyucusudur.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
islâm Şiddet ve Öfke Dini mi, Müslümanlar insanların Kafasını Kesiyorlar mı? AllahYolunda islam & islami Konular 3 27.04.21 00:37
Diyanet, Türkiye'deki dini düşüncelerin, dini kurumların darasıdır Torlak Sizden Gelenler 0 30.10.20 10:24
Bir Kişiyi kendine Celb etme islam dini açısından hükmü? zhdplx21 Sorularınız 26 23.06.20 18:15
AVM Dini Torlak Sizden Gelenler 1 12.06.19 02:10
dini sömürge Amir3441 Sorularınız 5 29.11.18 20:51


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 14:20.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147