#1
|
|||
|
|||
Kur-an Okumak demektir
KURAN OKUMAK ÇOK FAYDALIDIR VE ÇOK KURAN OKUMAK DAHA DA ÇOK FAYDALIDIR....! SİZİ TEMİN EDERİM
Kİ; BU YAZIYI OKUDUKTAN SONRA,KURAN OKUMAK,GERÇEKTEN "OKUMA"OLACAK. ZİRA KURAN ; OKUMAK DEMEKTİR Çünkü Rabbimiz; Kur'anda hep birleme yapar. Kendisini, âlemi, eşyayı, varlığı, insanı, her şeyi birler... Ve böylece her şey aslına rücu eder... Bakışta vahdet sağlanır... Bu yüzden İslam tevhid dinidir... Birleyen, birleştiren, teke indiren, bir görmemizi sağlayan... Yani Allahû Teâlâ ve Allah(c.c) dışındaki varlıklar yerine, Hak olan ve Haktan olan varlıklar olarak herşeye bakmamız istenir...Hak Allahtır ve her varlık varlığını Haktan alır. O Haktır, ondan gayri olan herşey ise mukâyyet Hak... Yani varlığı Hakka bağlı olan ve Haktan olan... Bu mânâda Cenâb-ı Hak tecellisini çekerse tüm varlık yok olur... Kuran okudukça görürüz ki; Rabbimiz tek tek her şeyi kendisine izâfe eder, kendisiyle irtibatlandırır ve her varlığın varlığını ve mâhiyetini üstlenir. Ve Kur'anın tamamını okuyan kişi hiç kimsede ve hiçbir şeyde güç, kuvvet, kudret görmez, göremez... Her varlığın üzerinde Allahın(c.c)muradı ve hikmeti olduğunu bilir ve hiçbir şeyi Allahtan(cc)ayrı,gayrı, bağımsız göremez. Bu yüzden Kur'an okumak bize bir bakış kazandırır. Kazandırmalıdır... Fakat maalesef biz Kur'anın mânâsını değil sadece harflerini okuruz, metnini okuruz... Kur'an kursları da aslında Kur'an kursu değil, Arap alfabesini öğretme kurumlarıdır. Halbuki KURAN KURSLARI, KURAN ÂYETLERİ NİN TEK TEK ELE ALINIP İNCELENİLİP İRDELENMESİ GEREKEN EĞİTİM AKADEMİLERİ OLMALIYDI... ZİRA O; İNSANLIĞIN BİLİNCİNİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN NÂZİL OLDU VE, ALLAH'IN (C.C) RESULLERİ, İNSAN LIK BİLİNCİNİ YÜK SELTMEK İÇİN İRSÂL OLUR....! KURANDAKİ TEVHİD DİLİNE BİR ÖRNEK OLMASI İÇİN; MESELA ŞU ÂYETİ TEFEKKÜR EDEREK OKURSAK..! “Her nereye dönerseniz Allahın (c.c) yüzü oradadır...” (BAKARA:115) Ve her neye bakarsak bakalım bilmeliyizki Allah(cc) onu sarıp kuşatmıştır... “Allah(c.c) her şeyi ihâta etmiştir...” (NİSA:126) Ve Allah(c.c) her an bizimle beraber olduğunu beyan eder. Her yerde ve her anda... "Ve nerede olursanız, O sizinle beraberdir." (HADİD:4) “Üç kişinin gizli bulunduğu yerde dördüncü mutlaka O’dur. Beş kişinin gizli bulunduğu yerde altıncıları mutlaka O’dur... Bunlardan az veya çok, ne olursa olsunlar, nerede bulunurlarsa bulunsunlar mutlaka onlarla beraberdir.” (MÜCÂDELE:7) Hak olan ve Hakiki olan sadece Allahtır. Gerçek varlık odur. Ve o Cenâb-ı haktır. O'ndan gayrisi varlığını O'nun Hak olan varlığından alır ve onunla varlıkta durur ve O'nun Hakikatiyle Gerçeklik Kazanır... "Yarabbi, bana eşyanın hakikatini olduğu gibi göster..!" (HADİS ŞERİF) "Allah,(c.c)gökleri ve yeri hak ile yarattı." (NAHL:3) “Gökleri, yeri ve ikisi arasındaki her şeyi hak ile yaratmışızdır." (HİCR:85) Bununla beraber Allahın(c.c) yarattığı hiçbir şey onun sonsuz ve sınırsız olan varlığının dışında olmadığı gibi içinde de değildir... "Göklerde ve yerde ne varsa Allah’a(c.c) aittir." (LOKMAN:26) "Göklerde ve yerde kim varsa O’na aittir." (RUM:26) "Göklerde, yerde ve ikisi arasında ne varsa ve toprağın altında ne varsa ona aittir.." (TAHA:6) “Göklerde ve yerde olan herkes O’nu ister, O her an bir yaratmadadır.” (RAHMAN:29) “Allah(c.c)göklerin ve yerin ışığıdır...” (NUR:35) Mesela denizde rüzgarın yürüttüğü bir gemiyi izlerken şu âyeti okumak nasıl bir duygu verir insana..? "Rabbiniz, fazlından aramanız için denizde gemileri sizin için yürütüyor." (İSRA:66 ) Ve mesela sahibi insanlar olan gemiye Rabbimizin sahip çıkışını okuyalım..! "Denizde akıp giden, dağlar gibi büyük gemiler Onundur." (RAHMAN:24) Ve Rabbimizin kullandığı üslup müthiştir. Sana bir zarar dokunur demez; Bir zarar ile Allah(c.c) sana dokunur der... "Ve eğer Allah,(c.c) sana bir zarar ile dokunursa, artık onu O'ndan başkası kaldıramaz..." (ENAM:17) Ve anne rahminde sebeplerle şekillenen bebeğin şekil vericisi olan sebeplerden kendisini ayırmaz... “Size rahimlerde şekil veren O’dur...” (ALİ İMRAN:6) Ve ölüm anında canımızı alan ölüm meleklerinden kendisini ayırmayan bir dil kullanır... “Vefat anında nefisleri Allah(c.c) öldürür...” (ZÜMER:42) Halbuki canımızı alanın melekler olduğunu kendisi ifâde eder.. “De ki: Sizi, sizin için vekil kılınan melek öldürür...” (SECDE:11) Ve Rabbimiz hiçbir fiile sahip çıkmamızı uygun bulmaz... “Ektiğiniz şeyi siz mi ekiyorsunuz yoksa biz mi..?" (VAKIA:63) Her an bir ŞE'nde olan Rabbimiz tüm iş ve oluşların da yine kendisine döndüğünü ifâde eder... “İşlerin Hepsi O’na Rücû Eder...” (HUD:123) Ve Allah(c.c) kendisinden gayri her şeyin, hakiki bir varlığının olmadığını "hâlik" kelimesiyle açıkça belirtir. Yani yok olan, olmayan... Yoklukta... Yok hükmünde... “Her şey hâliktir, Onun yüzü hariç..." (KASAS:88) Ve Allah(c.c) Peygamber(s.a.v) ve sahabesini kendisinden ayırmaz. Bedir savaşında Resulullah Efendimiz (a.s)bir avuç toprak atmış ve bu müşriklerin gözlerine rahatsızlık vererek yenilmelerine sebep olmuştu... “Onları siz öldürmediniz, fakat Allah(c.c) onları öldürdü. Attığın zaman sen atmadın fakat Allah(c.c)attı...” (ENFAL:17) Bin beşyüz sahabe Mekke civarındaki Hudeybiye köyünde bir ağaç altında Rasululllah(s.a.v) Efendimize biât etmişlerdi ve biât ederken Resulullah Efendimizin(a.s) eli sahabelerin elinin üzerindeydi... “Sana biât edenler Allaha(c.c) biât etmişlerdir. Allahın (c.c)eli onların elinin üstündedir...” (FETİH:10) Ve hatta şu âyette Rabbimiz Resulünün kullara kendi lisanıyla hitap etmesini isteyecek kadar kendisini Resulünden ayırmaz. "De ki: Ey nefislerini israf eden kullarım..! Allah’ın(c.c) rahmetinden ümit kesmeyin.!Muhakkak ki Allah,(cc) günahla rın hepsini mağfiret ediyor...Çünkü O' Ğafûrdur, Rahim’dir." (ZÜMER:53) Ayrıca Kur'anda Rabbimizin "Ben sizi görüyorum, her şeyi görürüm, sizi işitiyorum, yaptıklarınızdan haberdarım, her şeyi ihata etmişim, her şeyi biliyorum" şeklinde çevirisini yaptığımız yüzlerce âyeti vardır ki aslında bu âyetlerin hepsinde özellikle gözümüzden kaçan "Bi" yani ile takısı vardır. Mesela; Allahu Bi külli şey'in basir, Allahu Bi külli şey'in âlim, Allahu Bi ma ta'melune habir, Allahu Bi külli şey'in muhit... gibi... Yüzlerce âyet... Ve aslında çeviri şöyle olmalıdır; Allah(c.c) her şey ile görür... Allah(c.c)her şey ile bilir... Allah(c.c) yaptıklarınız ile haberdardır.. Allah(cc) her şey ile sarar, ihata eder... Allah(c.c) her şeyi, her şey ile bilir... Ve yaptıklarımızı yaptıklarımız ile, görür... Yaptıklarımızla bilir ve haberdar olur... Ve her şeyi her şey ile sarıp kuşatmıştır.. Bu Rabbimizin kullandığı dildir... Fakat maalesef tüm meâller birbirinden kopyalanıp sadece ufak tefek değişiklikler yapılarak oluşturulduğu için, maalesef şu an Kur'andaki binlerce "Bi" yani "ile" lafzını görmezden gelerek Kur'anı okuruz... Ve çok Kur'an okuyanlar bir bakış açısı elde ederler... Çünkü Rabbimiz ısrarla ve sürekli vurgulayarak her şeyin kendisine ait, kendisine dair, kendisine mukayyet olduğunu ve zikir halinde olduğunu, canlı olduğunu, her şeyin Rabbini tesbih ettiğini, şuur sahibi olduğunu ve Rabbini Rabbinin övgüsüyle, hamd ile övdüğünü söyler... Bir taşın Rabbinin haşyetinden yukarıda durmayarak aşağıya yuvarlandığını Rabbimiz söyler... Ağaçların, dağların, taşların ve gökte uçan kuşların hepsinin biz insanlar gibi birer cemaat olduklarını ümmet olduklarını Rabbimiz söyler... Karıncaların Süleyman Aleyhisselam onları ezmesin diye kendi aralarında konuştuklarını Rabbimiz söyler... Gök gürültüsünün aslında bir gürültü olmadığını bulutların bir hamd etme şekli olduğunu da yine Rabbimiz söyler... Ve bu muhteşem bir yakınlık duygusu verir insana... Her şey bizim için yaratılmış ve Hak ile yaratılmış ve her şey bizimle alakalı... Ve her şey canlı ve her şey Rabbimizle alâkalı... Rabbimiz bizi bizimle görüyor, etrafımızdaki her şey şuur sahibi ve Rabbini zikrediyor... Ve her şeyde Rabbimizin ilmi var, kudreti var, tecellisi var. Ve Rabbimiz her şeyi her şey ile kuşatmış. Onun olmadığı yer yok. Canlı olmayan hiçbir şey yok..! Dünyanın cansız olduğunu söyleyenler varmış. Dönen, esen, yağan, sürüyen, titreyen, püsküren, akan, ışıyan, sallanan, dolanan bir şey nasıl cansız olur..! "Şüphesiz kuvvetin bütünü Allaha(c.c) aittir...” (BAKARA:165) "Allah(c.c) ile olmayan hiçbir kuvve yoktur." (KEHF:39) Her şey atomlardan oluşuyorsa ve her atom aşk ile dönüyorsa... Aşk nasıl cansız olur..? Aşk nasıl ruhsuz olur..? Dünya nasıl cansız olur..! Nasıl şuursuz olur..! Allaha (c.c) âşık olanlar için her ses müziktir, melodidir, notadır. Zira her ses sesini Allah'ın sesinden alır. Ve tüm kâinat, her şey ilahiler ezgiler söylüyor ve lirler, tefler çalıyor her yerde... Ve her şey şarkılar söyleyip zikirler yapıyor, her şey dönüp dans ediyor ve aşk ile semah ediyor. Ama insan... O, Rabbine karşı çok nankör... O kendini bilmiyor. O Rabbini bilmiyor. O varlığı tanımıyor... Eğer gönül gözümüz açık olsaydı tüm mevcudatın zikir halinde, tesbih halinde, hamd halinde olduğunu görürdük... Yeryüzü, gökyüzü, toprak, su, hava, ateş, bulutlar, dağlar, taşlar, ağaçlar, bitkiler, kuşlar, her şey... Her şey Rabbiyle hayat buluyor ve Rabbini övüyor, zikrediyor, şükrediyor, teşekkür ediyor ve aşkını ilan ediyor... Rabbimiz kendisinden kendisine ilân-ı aşk ediyor... Duyabilseydik sarhoş olurduk... O sesleri duyabilseydik aklımız başımızdan giderdi... Duyabilseydik biz de âşık olurduk... Ve tüm varlığa iştirak ederdik... Biz gerçek âlemde, hakikat âleminde yaşamıyoruz; Kendi iç dünyamızda yaşıyoruz. Dışarı çıkamıyoruz ve kendi vehmimizin, hayalimizin, benliğimizin içinde yaşıyoruz. Bir adım gerimiz ve bir adım ilerimiz ise Âşk âlemi... Alem-i Hak. Herkesin ve her şeyin muhatabı(c.c) Allah..! Her varlık Rabbiyle konuşuyor. Oysa biz hep birbirimizle konuşuruz... Hâlbuki Resulullah Efendimiz dedi: “Birbirinizle az, Rabbinizle çok konuşun” Dua edelim, zikir yapalım, dönelim, semah edelim, Rabbimize ezgiler söyleyelim.!Aşkımızı ilan edelim.!O aşkı sever, aşkını sever... Göz yaşını sever... Her şey döner, âşıklar aşk ile feryad eder... Sohbetimizi, muhabbetimizi Rabbimizle yapalım. Birbirimizle az, Rabbimizle çok konuşalım..!
__________________
“gücümü, içimdeki güçsüzlükle boğuşurken tükettim.” |
#2
|
|||
|
|||
Cok guzel bir anlatım olmuş Allah razı olsun
|
#3
|
|||
|
|||
Herkesin ve her şeyin muhatabı(c.c) Allah..! Her varlık Rabbiyle konuşuyor. Oysa biz hep birbirimizle konuşuruz...
Hâlbuki Resulullah Efendimiz dedi: “Birbirinizle az, Rabbinizle çok konuşun” Allah razi olsun🌹 |
#4
|
|||
|
|||
ALLAH razı olsun
|
Seçenekler | |
Stil | |
|
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevap | Son Mesaj |
Suya okumak veya cevsene okumak ??? | spawn777 | Sorularınız | 0 | 31.12.21 03:12 |
Şeytanın işi ne demektir ? | Buba | Derin Konular & Beyin Fırtınası | 0 | 22.01.20 13:48 |
Cizye ne demektir? | Havasokulu | islam & islami Konular | 0 | 30.08.17 13:36 |
Yüz Felci Ne Demektir | aşk | Sağlık | 1 | 01.06.17 10:45 |
Sipyan ne demektir | Ilena34 | Sorularınız | 2 | 06.03.17 22:48 |