Kabir azabı - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > islam & Tasavvuf > islam & islami Konular > Ölüm & Kabir & Kıyamet

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 07.02.17, 00:21
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 21.12.16
Mesajlar: 10,588
Etiketlendiği Mesaj: 1583 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Kabir azabı

Her insan ister ölerek toprağa gömülsün, ister boğularak denizin dibinde kalsın veya yırtıcı bir hayvan karnında bulunsun veya yanarak külü havaya karışsın, mutlaka kabir hayatı geçirecektir. İnsan öldükten sonra kabre konulunca, Münker ve Nekir adında iki melek, kendisine gelerek; "Rabbin kimdir? Peygamberin kimdir: Dinin nedir?" diye sorarlar. İman ve güzel amel sahipleri bu gibi sorulara doğru cevap verirler. Bu gibi ölülere cennet kapıları açılır ve Cennet kendilerine gösterilir. Kâfir veya münafık olanlar ise bu sorulara doğru cevap veremezler. Onlara da Cehennem kapıları açılır, oradaki azap kendilerine gösterilir. Müminler nimet içerisinde, sıkıntısız ve huzurlu yaşarken, kâfir ve münâfıklar ise kabirde azap göreceklerdir (bk. ez-Zebîdî, Tecrîdi Sarih, terc. Kamil Miras, Ankara 1985, IV 496 vd.).

Kabirde azap ve nimetin varlığını gösteren birtakım ayet ve hadisler vardır. Bir ayet-i kerimede; "Firavun ve adamları sabah-akşam ateşe atılırlar. Kıyametin kopacağı gün de denilir ki; Firavun hanedanını ateşin en şiddetlisine sokun" (el-Mümin, 40/46) buyurulur. Buna göre kıyamet kopmadan önce de yani kabirde de azap vardır. Peygamber efendimiz; "Allah, iman edenlere bu dünya hayatında ve ahirette, o sabit sözlerinde daima sebat ihsan eder" (İbrahim, 14/17) ayetinin kabir nimeti hakkında indiğini açıklamıştır (Buhârî, Tefsîr, sure: 14).

Kabir azabı ile ilgili hadis kitaplarında pek çok hadis-i şerif zikredilmektedir.

Bunlardan bir kaçı şöyledir: Hz. Peygamber (s.a.s) bir mezarlıktan geçerken, iki mezardaki ölünün bazı küçük şeylerden dolayı azap çekmekte olduklarını gördü. Bu iki mezardaki ölülerden biri hayatında koğuculuk yapıyor, diğeri ise idrardan sakınmıyordu. Bunun üzerine Resulullah (s.a.s) yaş bir dal almış, ortadan ikiye bölmüş ve her bir parçayı iki kabre de birer birer dikmiştir. Bunu gören ashap, niye böyle yaptığını sorduklarında: "Bu iki dal kurumadığı sürece, o ikisinin çekmekte olduğu azabın hafifletilmesi umulur" (Buhârî Cenâiz, 82; Müslim, İmân, 34; Ebû Dâvud, Tahâret, 26) buyurmuşlardır.

Hz. Peygamber diğer bir hadislerinde şöyle buyururlar: "Kabir ya Cennet bahçelerinden bir bahçedir veya Cehennem çukurlarından bir çukurdur" (Tirmizî, kıyamet, 26).

Başka bir hadiste de şöyle buyurur: "Ölü mezara konulunca, birine Münker, diğerine Nekir adı verilen siyah mavi iki melek gelir; ölüye derler ki: "Şu Muhammed (s.a.s) denilen zat hakkında ne dersin?" O da şöyle cevap verir. "O, Allah'ın kulu ve Resuludur. Ben şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilâh yoktur, Muhammed de O'nun kulu ve elçisidir. Bunun üzerine melekler; Biz senin böyle diyeceğini zaten bilmekte idik", derler. Sonra onun mezarını yetmiş arşın genişletirler. Daha sonra bu ölünün mezarı ışıklandırılır ve aydınlatılır. Daha sonra melekler ölüye: " Yat ve uyu " derler. O da; "Aileme gidin de durumu haber verin" der. Melekler ona; "Zifafa giren ve sadece en çok sevdiği kişi tarafından uyandırılan şahıs gibi mahşer gününe kadar sen uyumana devam et" derler. Eğer ölü münâfık olursa, melekler şöyle der: "Şu Muhammed (s.a.s) denilen zat hakkında ne dersin?" Münâfık da şöyle cevap verir: "Halkın Muhammed hakkında bir şeyler söylediklerini işitmiş, ben de onlar gibi konuşmuştum. Başka bir şey bilmiyorum. Melekler ona; "Böyle diyeceğini zaten biliyorduk" derler. Daha sonra yere "Bu adamı alabildiğine sıkıştır" diye seslenilir. Yer de sıkıştırmaya başlar. Öyle ki o kimse kemiklerini birbirine geçmiş gibi hisseder. Mahşer gününe kadar bu sıkıntı devam eder" (Tirmizi Cenâiz 70).

Kur'an'da şehitlerin kabir hayatıyla ilgili olarak şöyle buyurulur: "Allah yolunda öldürenleri, sakın ölüler sanmayın. Bilâkis onlar diridirler. Rableri katından rızıklandırılmaktadırlar" (Âlu İmrân, 3/169), "Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Bilâkis onlar dirildirler. Fakat siz farkında değilsiniz." (el-Bakara, 2/154).

Kabir azabının yalnız ruha mı, yoksa bedene mi, yahut da her ikisine mi yapılacağı konusu bilginler arasında tartışmalıdır. Bu azabın hem rûha, hem de bedene yapılacağı görüşü tercihe şayandır. ancak azabın niteliği hakkında fazla bilgi yoktur. Rûhun gerçeği üzerinde de görüş ayrılıkları vardır. Bir görüşe göre ruh lâtif (ince, şeffaf, nüfuz kabıliyeti olan) bir cisimdir. Yaş ağaca suyun nüfûzu gibi bedene nüfûz etmiştir. Allah, rûh cesette kaldığı sürece hayatı devam ettirmeyi âdet kılmıştır. Ruh cesetten çıkınca ölüm hayatı ortadan kaldırır. Başka bir görüşe göre de, ruh ceset için güneşin ışıkları gibidir. Mutasavvıflar bu görüşü benimsemişlerdir. Ehl-i Sünnete mensup bir topluluk, gülsuyunun güle sirâyet ettiği gibi, rûhun da bedene sirâyet eden bir cevher olduğunu söylemişlerdir (Aliyyu'l-Kâri, Fıkh-ı Ekber Şerhi, terc. Y. Vehbi Yavuz, İstanbul 1979, s. 259). Ayette şöyle buyurulur: "De ki ruh, Rabbimin bildiği bir iştir. Size bu konuda pek az bilgi verilmiştir" (İsrâ, 17/85).

Ebû Hanife'ye göre, peygamberler, çocuklar ve şehitler kabir sorusu ile karşılaşmazlar. Ancak Ebû Hanîfe kâfirlerin çocuklarına kabirde soru sorulması, Cennete girmeleri ve onlarla ilgili benzeri bazı soruları cevapsız bırakmıştır.

Alıntı Sevgimle kalın
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim..
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 21.04.17, 14:08
Daimi Üye
 
Üyelik tarihi: 28.07.17
Bulunduğu yer: Antalya
Mesajlar: 531
Etiketlendiği Mesaj: 9 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Buyuruyor ki:

“Kabir Azabı Haktır.”

[Buhârî]

“Kabir ya Cennet Bahçesi veyâ Cehennem Çukurudur.”

[Tirmizî]

“Kabir Azabının Çoğu, Üzerine İdrar Sıçratmaktan Olacaktır.”

[İ. Mâce, Nesâî, Hâkim, Dare Kutnî]

“İdrardan Sakının! Çünkü Kabirde İlk Hesap Bundan Olacaktır.”

[Taberânî]

“Allahû Teâlâ, Bâzı Kimseleri, İnsanların İhtiyaçlarını Gidermek İçin Yaratmıştır. İnsanlar, İhtiyaçları İçin Onlara Başvururlar. İşte Bunlar, Kabir Azabından Emindirler.”

[Taberânî]

“Şehid, Kabir Azabından Emindir.”

[İbni Mâce, Beyhekî, Îmâm-ı Ahmed]

“Dün Gece Rüyâmda Bir Kişiyi, Kabir Sıkarken Gördüm. Namazı Gelip Onu Kabir Azabından Kurtardı.”

[Hâkim]

“Cuma Gecesi “Fâtiha” ve 15 Kere “İzâ Zülzilet” Okuyarak İki Rekât Namaz Kılan Kabir Azabından Emin Olur.”

[Deylemî]

“Fisebilillâh (Allah Yolunda, İslâm Yolunda) Gözcü Olarak Vefât Eden Kabir Azabı Görmez.”

[İ. Ahmed]

“Allah’ım, Kabir Azabından Sana Sığınıyorum!”

[Müslim, Nesâî, Hâkim, Harâitî]

“Kabir Azabından Allah’a Sığınınız.”

[Müslim, İ. Ahmed, İbn-i Ebî Şeybe]

“Gizleyebilseydiniz, Kabir Azabını İşitmeniz İçin Allah’a Duâ Ederdim.”

[Müslim, İ. Ahmed, Nesâî]

“Allah’a Yemin Ederim ki, 99 Tinnîn Kıyamete Kadar, Kâfire Kabrinde Azap Eder.”

[Ebu Ya’lâ, İbni Hibbân, Tirmizî]

“Namaz Kılmayanın Kabri Ateşle Dolar. Gece-Gündüz Onu Yakar. Bir Tinnîn, Her Namaz Vaktinde Onu Sokar.”

[Kurret-ül-Uyun]

{Açıklama: Tinnîn İsimli Yılan, Dünyâ Yılanı Değildir. Kâfire ve Günahkâra Azap Etmesi İçin Allah’ın Yarattığı Bir Mahlûktur.}

Rasülullah Efendimiz, İki Kabir Yanında Durup, “Bunlardan Biri İdrar Sıçramasından Sakınmadığı İçin, Diğeri ise, Müslümanlar Arasında Söz Taşıdığı İçin, Kabir Azabı Çekiyorlar.” Buyurdu.

[İbni Mâce]

Eshâb-ı Kirâm’dan Ya’lâ bin Mürre Hazretleri, Bir Kabirde Azap Olduğunu İşitip, Rasülullah Efendimize Haber Verdi. Peygamber Efendimiz de, “Ben de İşittim. Söz Taşıdığı ve Üzerine İdrar Sıçrattığı İçin, Azap Yapılmaktadır.” Buyurdu.

[Beyhekî]
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 31.07.17, 09:22
 
Üyelik tarihi: 16.11.15
Mesajlar: 1,541
Etiketlendiği Mesaj: 2 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Kabir azabı görmemek için

Her kim her gün 1 defa mülk suresini okumaya devam etse ölünce kabir azabı

görmez. Kişi öldüğü zaman okuduğu mülk suresi nurdan bir kandil olur ve gelip

mevtanın kabrini ta kıyamete kadar aydınlatır. Hayatta ikende bütün fitne ve

fesatlardan korunur.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 07.09.18, 16:20
Hal Hal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
 
Üyelik tarihi: 19.08.14
Bulunduğu yer: Russian
Mesajlar: 398
Etiketlendiği Mesaj: 12 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Gamri Câmii imâmı Emînüddîn şöyle anlattı:

-Berhemtuş Kabristanında bulunan bir ölü, geceleri kabrinde bağırıp duruyordu. Onun hâlinden bezen halk, durumu Muhammed bin Anân hazretlerine anlattılar. Bunun üzerine o da, o gece kabrin başına gitti. Baş ucunda Mülk sûresini okudu. Sonra o şahsı bağışlaması için Allahü teâlâya duâ etti. O geceden îtibâren o şahsın bağırması kesildi.”
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
azabi, kabir

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Kabir azabı yoktur diyenler.. RvP islam & islami Konular 2 11.03.22 10:35
Ölülerimize okunan Yasin-i Şerif ve kabir azabı hk. 3KEDI Sorularınız 2 30.12.21 05:30
Vicdan Azabı Çekiyorum Yazbahar Sorularınız 11 07.05.21 05:02
Cehennem Azabı Swordsfish islam & islami Konular 0 21.06.20 21:24
Dayım hayatı boyunca ateist yaşadı, alkolikti. Kabir Azabı Çekiyor mu? Gezgin Sorularınız 4 21.09.18 00:34


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 15:36.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147