Bir tane sıcak, samimi dostun var mı?

Dost (صديق) ayrı, tanıdık ayrı, arkadaş ayrı...

Kıyamet gününde bazıları şöyle diyecek:

(وَلَا صَدِیقٍ حَمِیمࣲ)

Samimi bir dostumuz da yokmuş!

[Şuarâ suresi 101]

Bir tane de mi yok?
Bir tane de yok!

Yani yetmiş, seksen yıl kaldığın şu dünyada bir tanecik de olsa samimi dost edinemedin mi?

Yok, edinemedim.

Ahirette sadece namazın, infakın, ibadetin, imanın pişmanlığını yaşamayacağız. Bazılarımız neden samimi bir dost edinememişim diye hayıflanacak...

Rabbim bizlere samimi bir dost nasip etsin. Samimiyetsiz binlerce tanıdık olmaktansa samimi bir dost yeter de artar bile!

Peki, samimi dostu bir kenara bırak! Sen kimsenin samimi dostu musun?

Zor soru, zor cevap!

Ben mi? Benim mi?

Bilmiyorum! Ahirette göreceğiz.

Kadim bir dostluğun oluşabilmesi için zorluklara, yokluklara ve imtihanlara ihtiyaç vardır. Bütün bunlardan alnının akıyla çıkan münasebete ise ''sınanmış dostluk'' diyoruz. Kisacasi , Asıl marifet, bahar aylarında veya yaz mevsiminde değil, kışın açabilmektir.
Yani iyi gün dostu olmak kolaydır, en mühimi, kötü gün dostu olabilmektir.