#1
|
|||
|
|||
Abbasiler
Hz. Muhammed'in (s.a.v.) vefatından (632) sonra, İslam dünyasını Hulefa-i Raşidin ve ardından da Emeviler (661-750) yönetti. Emeviler, Hz. Ali’nin öldürülmesiyle yönetimi ele geçirmişlerdi. Emevilerin iktidardan düşüşleri de aynı biçimde kanlı oldu. Hz. Peygamberin (s.a.v.) amcası Abbas Bin Abdülmuttalip'in soyundan gelen Abbasiler, Emevi yönetimine karşı ayaklanarak 750'de halifeliği ve iktidarı ele geçirdiler. Bu tarihten başlayarak Abbasiler 1258'e kadar İslam dünyasının büyük bölümüne hâkim oldular. Abbasilerin ilk halifesi Ebu'l-Abbas’tır. Oğlu Mansur 754'te onun yerine geçti. Bu iki halife döneminde orduda Türk ve İran kökenliler önemli görevler üstlendiler. Halife Mansur, 762’de Bağdat’ı imar ederek başkenti Şam’dan buraya taşıdı. Abbasi Devleti Mansur'un torunu Harun Reşid döneminde en geniş sınırlarına ulaştı. Harun Reşid’in, dönemin güçlü ailelerinden Bermekilerle arası çok iyi idi. Bu aileden Yahya Bermeki ve iki oğlu, vezir olarak Abbasi Devleti’ni 17 yıl boyunca fiilen yönettiler. Harun Reşid’in oğulları Emin (809-813), Memun (813-833) ve Mutasım (833-842) babalarının politikalarını sürdürdüler. Annesi Türk olan Mutasım, Türklerden özel bir askeri güç kurmuştur, Türkleri, yönetimde önemli görevlere getirmiştir. Daha sonra bu askeri gücün Bağdat’taki varlığı bazı huzursuzluklara neden olduğundan Samarra adıyla yeni bir şehir kurdurarak devlet merkezini oraya taşıdı. 838 yılında Bizans üzerine bir sefer düzenleyen Mutasım, devletin sınırlarını İznik’in yakınlarına kadar ilerletmiştir. Halife Mutasım’ın yerine geçen oğlu Vâsık döneminde Türk emirleri askeri işlerin yanı sıra yönetimde de etkili oldular. Vâsık'ın ölümünden sonra Abbasi Devleti parçalanma sürecine girdi. Abbasi toprakları üzerinde Samaniler, Karahanlılar, Fatımiler, Tolunoğulları ve Hamdaniler gibi bağımsız devletler kuruldu. İran'da hüküm süren Büveyhiler, 945'te Bağdat'a hâkim oldular. Bundan sonra Abbasi halifeleri Büveyhilerin izniyle başta kalabildiler. Halife Kâim'in (1031-1075) çağrısı üzerine Büyük Selçuklu Devleti Hükümdarı Tuğrul, 1031 yılında Büveyhileri Bağdat'tan çıkardı ve Abbasilere yeniden saygınlık kazandırdı. Ne var ki Abbasiler eski askeri güçlerine ulaşamadılar ve Mustazhir dönemindeki Haçlı seferlerine karşı başarılı olamadılar. Büyük Selçuklu Devleti'nin parçalanmasıyla birlikte Abbasiler yeniden gücünü yitirdi. Cengiz Han'ın torunu Hulagu'nun yönetimindeki İlhanlılar 1258'de Bağdat'ı yakıp yıktılar, Halife Mustasım'ı ve yakaladıkları hanedan üyelerini öldürdüler. Böylece 508 yıllık Abbasi Devleti son buldu. Halife Zâhir'in oğlu Ahmed Mısır'a kaçtı ve orada Memluk Sultanı Baybars’ın koruması altında halife ilan edildi (1261). Mısır Abbasi halifeliği, siyasi ve askeri yetkiden yoksun, yalnız dini otoritesi olan bir kurum gibiydi. Yavuz Sultan Selim 1517'de Mısır topraklarına girerek, halifenin yetkilerini ve Kutsal Emanetleri devralarak Mısır Abbasi halifeliğine son verdi.
__________________
Kaybettiklerim arasında en çok kendimi özledim, oysa ne güzel gülerdim.. |
#2
|
|||
|
|||
Silennn ben bukadar bilgi ile yüksek okulll okucamm
|
#3
|
|||
|
|||
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Allah razı olsun bu güzel paylaşım için.
|
#4
|
|||
|
|||
Allah razı olsun, teşekkürler
|
#5
|
|||
|
|||
EMİR TİMUR
Emir TİMUR (Timurlenk),1400 yılında Suriye'yi de İmparatorluğu içine almak için Şam'a gelmişti. O günkü Şam yönetimi şehri gönüllü teslim etmediği için savaşılmış ve çok insan öldürülmüştü. Timur'un Şam şehrini tahrip edip çok kan dökmesinin asıl sebebi, savaşın bitiminde Timur'un kendi beyanından anlaşıldı. Timur dedi ki; "Şamlılar, Hz.Muhammet ve Hz. Ali'ye zulmeden, Hz.Muhammedin soyunu ortadan kaldırmak için mücadele eden EMEVİ halifelerini tuttular. İnsan Hz Muhammed'e nasıl düşman olabilir. EMEVİ' lerin o zamanki cinayetlerini, Allah bugün beni göndererek cezalandırıyor. Şam, Muaviye ve Yezit'in yönetim merkezi olmuş, buradan Hz.Muhammedin Ehlibeytine, kızına, damadına, torunlarına saldırmîşlar. Bunu benim hafsalam almıyor. Üstelikte bunlar İslamiyeti temsil etmeye devam etmiş. O günkü Şam halkı da bunlara yardım etmiş. Allah böyle bir milletin başına bela vermeyip kime versin" diyerek, EMEVİ' lerin Hz. Muhammet ve İslamiyet düşmanlığını 620 yıl önce anlatmış. Ve o güne kadar tamamen harabe duran, Şamda bulunan Hz. Muhammetin eşlerinden Ümmü seleme ve Ümmü Habibe'nin ve Bilal Habeşinin mezarlarını onarmış, türbeye çevirmiştir. Yani demem şu ki, Hz.Muhammedin ölümünden çok kısa bir zaman sonra iktidara gelenlerin ilk işi, Hz.Muhammet'in düşüncelerini, amacını, soyunu, çocuk ve torunlarını en kanlı bir şekilde ortadan kaldırmak olmuştur.. Ve ne acıdır ki, bunu yaparken Hz.Muhammed'in İslamiyetini yönetmeye devam ettiler. Buna göre kendi iktidarlarını sorunsuz devam ettirecek şekilde, yeni uyduruk hadisler, islami kurallar, şekiller, değerler ve öncelikler türetmişlerdir. Bugün bize ulaşan, bize uygulatılan dini kuralların, hadislerin çoğu bunlardan oluşmuştur. Bu dönem, asılsız yüzbinlerce yalan hadis uretilen, binlerce dini kural, kaide, günah, sevap, yasak, ceza türetilen dönemdir. Ve bugün tüm islam dünyasında ve son yıllarda da Türkiye'de öğretilen akıl dışı, şekle dayalı kıldan tüyden öncelikler buradan türetilmiştir. İslamiyet’in ahlakla, adaletle, hukukla, paylaşımla ilgisi kesilmiştir. Allahtan uzak, Hz.Muhammedin amacına tamamen aykırı siyasi ve ticari din anlayışı oluşturulmuştur. İşte bu Yezit dininin son modern versiyonudur. 620 yıl önce TİMUR' UN bize hatırlattığı, Hz Muhammed ve adalet düşmanlığı üzerine kurulu Emevi, Muaviye, yezit din anlayışı, bugün İslam dünyasının temeli haline getirilmiştir. Çektiklerimiz ve cekeceklerimiz bundandır. |
#6
|
|||
|
|||
İsmini Hz. Muhammed’in amcası Abbas b. Abdülmuttalib b. Hâşim’den alan bu hânedana ilk atalarına nisbetle “Hâşimîler” de denilmektedir.
İslâm dünyasında Emevîler’in yerine Abbâsîler’in yönetimi ele geçirmesiyle idarî, askerî, siyasî ve ilmî sahalarda çok büyük değişiklikler olmuş, Abbâsîler’in iktidara geldikleri 750 yılı, İslâm tarihinin en önemli dönüm noktalarından birini teşkil etmiştir. Abbâsîler’in iktidara gelmesi, Emevî idaresinden memnun olmayan grupların lider kadrolarının temsil ettiği ve öncülüğünü yaptığı yoğun bir propaganda ve teşkilâtlanan büyük bir kitlenin faaliyeti neticesinde mümkün olmuştur. Emevî halifelerinin bir asır kadar devam eden idarelerinde benimsedikleri siyasî görüşler ve yaptıkları uygulamalar, geniş bir sahaya yayılmış bulunan İslâm toplumu içinde çeşitli gayri memnun unsurların ortaya çıkmasına ve sonunda Emevî hânedanının yıkılmasına yol açmıştır. |
#7
|
||||
|
||||
Bu gibi rivayetler genelde ilahiyat sınavlarında soru olarak çıkabiliyor. Tarih dersi gerçekten muhteşem insan sanki kendini o zamanda hissediyor ve öylede hissettiriyor.
|
Seçenekler | |
Stil | |
|
|