Erişilmez, ulaşılmaz, kendisi gibi olunamaz kişiler bize örnek olamazlar. - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > islam & Tasavvuf > Tasavvuf & Tarikatler > Tasavvuf Sohbetleri

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #1  
Alt 20.01.20, 16:11
Hal Hal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
 
Üyelik tarihi: 19.08.14
Bulunduğu yer: Russian
Mesajlar: 398
Etiketlendiği Mesaj: 12 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Erişilmez, ulaşılmaz, kendisi gibi olunamaz kişiler bize örnek olamazlar.

Insan Rabbiyle güzelleşir. Rabbiyle beraber oldukça güzelleşir. O bizi görüyor ve her anda bizi izliyor. Ona yakın olduğumuzu, ona dost olduğumuzu bilmemizi istiyor.

Peygamberler ve Allah dostları olağanüstü varlıklar değildir. Onlar da bizim gibi insandırlar. Doğaüstü güçleri yoktur. Zira bize örnek olmaları gerekiyor.

Resulullah Efendimiz dedi: Ben de sizin gibi bir beşerim. Sevindiklerinize sevinir ve üzüldüklerinize üzülürüm. Bazen oruç tutarım bazen tutmam. Sizin gibi yer, içer, pazarda dolaşır ve evlenirim.

Erişilmez, ulaşılmaz, kendisi gibi olunamaz kişiler bize örnek olamazlar.

Evliyaların hayatını okurken "biz onlar gibi olamayız" yerine "biz de onlar gibi olmalıyız" demiyorsak bu işte bir terslik vardır.

Okuyanlar bilirler ki evliyaların hayatını ve menkıbelerini anlatan kitaplarda geçmiş Allah dostlarından bahsedilirken bilmem falanca Allah dostu gecede kaç yüz rekat namaz kılardı ya da falancası yatağı kendine haram kılmıştı, otuz sene hiç yatağa uzanmadı, yatmadı oturarak uyudu, nefsine hiç rahat ettirmedi, ömrü boyunca soğuk su içmedi, ayran içmedi, canı çok istemesine rağmen hiç soğan yemedi, kırk yıl boyunca yatsı namazının abdestiyle sabah namazını kıldı, falan Allah dostu yirmi yıl boyunca hiç et ve et ürünleri yemedi, bir ömür hiç ayağını uzatmadı, hayatı boyunca bayramlar hariç hep oruçluydu... gibi şeyler yazar.

Öncelikle bu bahsedilen Allah dostları İslam dininin Allah dostları mı, gerçekten inanmakta ve anlamakta zorlanıyorum.

Dostluk gönül işidir, mide işi değil! Aşk işidir, riyazet ve mücahede işi değil! Bizim dinimiz ifratı da tefriti de hoş görmez. Rabbimiz aşırılıkları sevmez. Abartı bunlar... Efendimizin yolu değil bu!

Ve Resulullah Efendimiz dedi: Geçmiş ümmetlerin helak olmasındaki sebeplerden biri de dinde ince eleyip sık dokumalarıdır.

Evet, müritler şeyhlerine iftira ederek yüceltmeyi çoğu zaman ibadet sayarlar. Fakat bu yanlış!

Bizim dinimizin bir kitabı ve örnek alacağımız bir peygamberi var. En büyük Allah dostu Resulullah Efendimizdir. Ve biz ona benzediğimiz ölçüde Allah'a dost oluruz, yakın oluruz.

Kendi kendine yol ihdas ederek, uygulanması imkansıza yakın şeyler yaparak veliliği, Allah'a dostluğu erişilmez hale getirmek çok hatalı bir uygulamadır ve bu, Resulullah Efendimizin yolu değildir.

Eğer biri bir Allah dostundan bahsederken "biz onlar gibi olamayız" diyorsa o Allah dostu denilen kişi ve ya onun hakkında yazanlar büyük halt işlemişler ve büyük vebal altına girmişlerdir.

Evliyaların hayatını okurken "biz de onlar gibi olmalıyız" demiyorsak bu işte bir terslik vardır.

Nasıl ki Resulullah Efendimiz usve-i hasenedir, ümmete örnektir, aynı şekilde de onun varisleri olan Allah dostları da bize örnektirler. Ve örnek olanlar, yapılamayacak şeyleri yaparak örnek olmazlar.

Resulullah Efendimizi değil de Hint fakirlerini, Budist rahiplerini, Hristiyan azizlerini örnek almış bazı şahsiyetler Efendimizin hayatında ve uygulamasında olmayan bazı abuk subuk şeyler yapmışlardır ki bu uygulamalar takdir edilecek şeyler değildir.

Belki Allah'ın kitabını okumamış ve Resulünün uygulamalarını bilmiyorlar diye mazur görülebilirler.

Evet, bizim dinimizin bir peygamberi var. Ondan daha fazla Allaha yakın bir Allah dostu var mıdır?

O, bulunca yer ve yedirirdi. İçer ve içirirdi. Zaman olur ayakları şişinceye kadar namaz kılar, zaman olur istirahat ederdi. Bazen oruç tutar bazen tutmazdı. Allah'ın helal kıldığı bir şeyi asla kendisine haram kılmazdı.

Rabbimiz dedi: Size sizin içinizden, sizden bir resul gönderdik. BAKARA:151

Allah dostu, yapılamayacak olanı yapan değildir. Hepimizin isteyince yapabileceği şeyleri yaparak onlar Allah'a dost oldular.

Her an Rabbiyle olmak, zikr-i daim halinde olmak, Allahı istemek, arzulamak ve ondan gayriyi sevip yönelmemek, her halukarda Rabbinin hesabını yapmak, nefsiyle, malıyla, canıyla Rabbinin yolunda ve hizmetinde olmak, hayatı imtihan bilmek ve ölümü hatırından çıkarmamak, sohbetini muhabbetini Rabbiyle yapmak, her an huzurda olduğunu bilerek yaşamak yeterlidir ve her "ben müminim, Müslümanım" diye idda edene farz olandır.

Tabi bunu bir Allah dostuna tabi olarak yapmamız gerekir. Zira beşer, insanla mayalanarak insan olur.

En basitinden birini biriyle bir defa görürsek bunlar birbirini tanıyor diye düşünürüz. Bir gün içinde iki üç defa beraber görürsek bunlar arkadaştır diye düşünürüz. Ne kadar rast gelsek ikisinin beraber olduğunu görürsek bunlar dosttur deriz ve bu konuda haklıyızdır.

Allah'a dost olmak da aynıdır. Günde birkaç defa değil de her anda ve her halükarda Rabbimizin hesabını yapıyor ve sohbetimizi, muhabbetimizi Rabbimizle yapıyoruz ve bir an bile Rabbimizi unutamıyorsak biz ona aşığız ve dostuz demektir.

Evet, Rabbine diyorsun ki "ben sana aidim." Ve Rabbin de diyor ki "sen bana aitsin." İşte dostluk budur. Fakat bunu kalbin söyleyecek ve Rabbinin cevabını kalbin duyacak.

Rabbine "ben senin dostunum" diyecek ve kararlı bir şekilde en güzeli yapmaya gayret edeceksin, her fiilin faili olarak Rabbini görecek ve hep rıza halinde olmaya çalışacaksın, her halükarda Rabbinin hesabını yapacak ve sürekli Rabbinle konuşacaksın.

Bu hali elde eder ve korumayı başarırsan Allah'a dost olursun.

Yoksa neymiş efendim falan evliyanın kırk yıl canı ekşi ayran çekmiş de içmemiş. Uykusu gelmiş de uyumamış. Kendisini hep aç bırakmış. Serin bir su içmemiş. Ve bunu Allah için ve nefsine muhalefet olsun diye yapmış. Kimse kusura bakmasın ama bu adam ya sahtekardır ya da cahilin tekidir. Kırk yıl ayranı, uykuyu, suyu, yemeği zikretmiş biri nasıl Allah dostu olsun?

Bununla beraber bedenin istekleri ile nefsin istekleri arasındaki farkı bilmeyen basiretsiz kişi nasıl bir evliyadır!

Evliya marifet sahibidir. Nefsini ve Rabbini tanımış kişidir. Daha Rabbinin kendisinden ne beklediğini bilmeyen ve nefsini tanımayan kişi, nasıl veli olsun, Allah'a dost olsun?

Evliya Rabbini tanır ve Rabbiyle bakar. Bedenin istek ve ihtiyaçları ile nefsin heva ve arzularını ayıramayan kişi nasıl Allah dostu olsun?

Yeme, içme, uyuma ve cinsi münasebet benzeri ihtiyaçlar bedenseldir ve ölçü kaçırılırsa günah olur. Oysa nefsin istekleri şirktir. Hased, kibir, riya, kin, nefret... gibi. Bedenin ihtiyaçları somut, nefsinkiler ise soyuttur.

Mümin nefsin arzu ve isteklerinden arınıp kurtulmalı; bedenin istek ve ihtiyaçlarını ise makul ve Rabbimizin muradına mutabık bir şekilde temin etmeye çalışılmalıdır.

Nefis varlık iddiasındadır. İlahlık iddiasındadır. O hep ben der, bana göre der, benim der. İlahlık ve sahiplik iddiasındadır.

Bedenin yemesini, içmesini, uykusunu kısıtlayarak nefsi küçültemezsin; ben'den kurtulamazsın. Fakat bunu yaparak istidrac dediğimiz olağanüstü hallere sahip olabilirsin. O zaman adın evliya olmaz. Onu mürşid-i kamil temizleyip tezkiye edecek.

Yanlışlarımızı doğruyla, batılımızı hak ile değiştirelim ve doğrularımızı dahi daha doğru olanla değiştirelim ki en hak olana, tek hak olana erişelim, hakka erelim.

Allah hepimizin yar ve yardımcısı olsun. Velayete ermeden, kendisine dost olmadan huzura almasın! Amin. Allah sizden razı olsun!
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Neden hep bize ? Hep Bize ? Celcelutiye Sorularınız 55 28.03.23 18:30
Bir malın örnek ev araba arsa gibi hızlı satılması için bir uygulama varmı SIRSAKLA Sorularınız 8 11.04.22 22:53
insan geleceğini kendisi mi oluşturur? Nea Tekamül & Kozmik EnerJi 0 20.12.21 21:05
Yüzü simsiyahtı.. Ama kendisi boyamamıştı ki! Skoda Hayat Dersleri & Hikayeler 0 09.11.21 08:25
Bize aykırı bir ses nasıl bize ait olabilir ki? Hal Tasavvuf Sohbetleri 5 20.06.19 10:35


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 03:44.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147