Rüya tabirleme ilmi & Rüya alemi & Rahmani ve şerli rüyalar - Sayfa 2 - Havas Okulu
 

Go Back   Havas Okulu > Havas ilmi & Gizli ilimler > Tecrübe Ettikleriniz

Tecrübe Ettikleriniz Denenmiş uygulamalar

Acil işlemleriniz için instagram: @HavasOkulu
Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
  #11  
Alt 06.05.20, 02:05
 
Üyelik tarihi: 18.05.19
Bulunduğu yer: Dünya Zindanında
Mesajlar: 433
Etiketlendiği Mesaj: 28 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
El Yiğit Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Hepinize selamlar dostlar, bu yazı da sıkça merak rüya ilmi ile ilgili ve rüya alemi ile ilgili deneyimlerimi sizlere aktarmayı hedefliyorum.

Dostlar, insanın uyumasının sebebi rüya görmektir. Bizler rüya görmek için uyur ve gerek ilahi gerekse şerri rüyalar ile uyanırız.

Bir insan, ortalama ömrünün yarısını uyuyarak geçirir. Ve rüya görmemesi imkansızdır. Rüyalar sadece bilinç altı veya psikolojinizin eseri değil bizzati ilahi sırlar, gayb, şeytani rüyalara dair olabilir.

Rüyanın Rahmani mi Şer mi olduğunuzu nasıl anlayabiliriz?

Eğer abdestsiz, uyudu iseniz büyük ihtimal ile şer rüya görebilirsiniz yani kabus diye tabir ettiğimiz rüyalar. Ama felak, nas, Fatiha benzeri duaları okuduğunuz da , rüyanıza gelecek olan varlıklar sizi 3-4 gün boyunca korkutmak ve vazgeçirmek isteyecektir.

Rüya da, eğer garip davranışları olan, robot gibi olan çok hareket etmeyen yani vursanız sesini dahi çıkarmayan ayrıca sürekli tebessüm eden varlıklar veya varlık görür iseniz bu şerli bir rüyadır. Pis, harabe, çeşitli hayvanları görür iseniz bu da şer bir rüyadır.

İblisin tuzakları çok olduğu için, sizleri gün boyu etkisin de bırakacak iyi veya kötü rüyalar gösterir. Rüyaları yükleyen Allahtır. Bu yüzden Allah istediği zaman iblis ortaya karışabiliyor.

Salih rüyalar göreceğinizi anlamak için, rüyaların da bebek, 10 yaşın da erkek çocuğu, kedi bunlara örnektir. Bunları gördüyseniz büyük ihtimalle yakın da, salih rüyalar kapısına adım atacaksınız.

Rüya tabirlemek için, ledunni ilminden hisse gerekir. Ve bu da herkesin işi değildir. İnternette veya çeşitli yerler de rüya tabirleri vesayire okuduğunuz da, bir anlam çıkaramayacak ve hüsrana uğrayacaksınız. Herkesin rüyası kendine özeldir sevgili dostlar.

Rüya günlüğü tutun ve her rüyanızı yazın, işte bugün şöyle birşey gördüm. Atıyorum misal, ahtapot gördüm rengi şuydu vesayire diye detayına kadar yazın. Emin olun ileri de, kendi rüyalarınızı kendiniz tabirleyeceksiniz..

Dostlarım, rüya da önemli olan detay ve ayrıntıdır. Çoğu kişi rüyasın da, evliya alim gördüğünü, ordular gördüğünü vesayire anlatıyor. Şer rüya olduğunu anlatınca da, ya off diyip hüsrana uğruyor hatta bazen de inanmak istemiyorlar.

Emin olun bu rüyaların çoğunu ben de gördüm. Alimin den evliyasına, şehidine. Ama hepsinin birer kandırmaca olduğunu anladım..

Rüyanıza gelen varlığa bir ayetel kursi okuyun bakalım, mor bulutlar onu alıp bir an da kaybedecek mi yoksa kaybetmeyecek mi?

İblis bizleri, rüya alemin de bile kolay kolay bırakmaz. Bu yüzden Felak, Nas, Fatiha ve Ayetel kursiyi yatmadan önce okumayı alışkanlık haline getirin.


Rüya tabirletmek isteyenlerin çoğu temel olarak kaba taslak anlatıyor. Balık tuttum diyor adam da kısmet diyor Mübarek, balık hangi renk? Akşam mı tuttun gündüz mü? Su derin mi idi yoksa alçak mı? Bataklık mı idi dere mi, yoksa deniz mi? Oltayla mı tuttun ellemi? Etrafın da kimler vardı ve nasıl bir yerdeydin? Vs benzeri bu şekil de detaylar ele alınarak rüya yorumlanır.

Hz Yusuf aleyhi selam efendimiz, bildiğiniz üzere çok iyi rüya tabirlerdi. Bu da Allahın bir lütfudur. Yoksa Rüya tabirleme kitabı imiş, internet siteleri imiş vs boştur.

Rüyalarınızı anlatmamaya ve sadece ehil kişilere anlatmaya özen gösterin. Şerli rüyalarınızı önünüze bir tas su koyup, besmele ve salavat ile başlayıp anlatın. Suyun da bir hafızası olduğunu ve canlı olduğunu unutmayın..

İleri de, suyun tüm mucizelerini ve sırlarını anlatacağım bir konumda. Sağlıcakla kalın...
Peki ehil kimseyi nasıl bulacağız, hocam?
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 21.08.20, 00:43
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 12.01.20
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 182
Etiketlendiği Mesaj: 8 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Alıntı:
El Yiğit Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Hepinize selamlar dostlar, bu yazı da sıkça merak rüya ilmi ile ilgili ve rüya alemi ile ilgili deneyimlerimi sizlere aktarmayı hedefliyorum.

Dostlar, insanın uyumasının sebebi rüya görmektir. Bizler rüya görmek için uyur ve gerek ilahi gerekse şerri rüyalar ile uyanırız.

Bir insan, ortalama ömrünün yarısını uyuyarak geçirir. Ve rüya görmemesi imkansızdır. Rüyalar sadece bilinç altı veya psikolojinizin eseri değil bizzati ilahi sırlar, gayb, şeytani rüyalara dair olabilir.

Rüyanın Rahmani mi Şer mi olduğunuzu nasıl anlayabiliriz?

Eğer abdestsiz, uyudu iseniz büyük ihtimal ile şer rüya görebilirsiniz yani kabus diye tabir ettiğimiz rüyalar. Ama felak, nas, Fatiha benzeri duaları okuduğunuz da , rüyanıza gelecek olan varlıklar sizi 3-4 gün boyunca korkutmak ve vazgeçirmek isteyecektir.

Rüya da, eğer garip davranışları olan, robot gibi olan çok hareket etmeyen yani vursanız sesini dahi çıkarmayan ayrıca sürekli tebessüm eden varlıklar veya varlık görür iseniz bu şerli bir rüyadır. Pis, harabe, çeşitli hayvanları görür iseniz bu da şer bir rüyadır.

İblisin tuzakları çok olduğu için, sizleri gün boyu etkisin de bırakacak iyi veya kötü rüyalar gösterir. Rüyaları yükleyen Allahtır. Bu yüzden Allah istediği zaman iblis ortaya karışabiliyor.

Salih rüyalar göreceğinizi anlamak için, rüyaların da bebek, 10 yaşın da erkek çocuğu, kedi bunlara örnektir. Bunları gördüyseniz büyük ihtimalle yakın da, salih rüyalar kapısına adım atacaksınız.

Rüya tabirlemek için, ledunni ilminden hisse gerekir. Ve bu da herkesin işi değildir. İnternette veya çeşitli yerler de rüya tabirleri vesayire okuduğunuz da, bir anlam çıkaramayacak ve hüsrana uğrayacaksınız. Herkesin rüyası kendine özeldir sevgili dostlar.

Rüya günlüğü tutun ve her rüyanızı yazın, işte bugün şöyle birşey gördüm. Atıyorum misal, ahtapot gördüm rengi şuydu vesayire diye detayına kadar yazın. Emin olun ileri de, kendi rüyalarınızı kendiniz tabirleyeceksiniz..

Dostlarım, rüya da önemli olan detay ve ayrıntıdır. Çoğu kişi rüyasın da, evliya alim gördüğünü, ordular gördüğünü vesayire anlatıyor. Şer rüya olduğunu anlatınca da, ya off diyip hüsrana uğruyor hatta bazen de inanmak istemiyorlar.

Emin olun bu rüyaların çoğunu ben de gördüm. Alimin den evliyasına, şehidine. Ama hepsinin birer kandırmaca olduğunu anladım..

Rüyanıza gelen varlığa bir ayetel kursi okuyun bakalım, mor bulutlar onu alıp bir an da kaybedecek mi yoksa kaybetmeyecek mi?

İblis bizleri, rüya alemin de bile kolay kolay bırakmaz. Bu yüzden Felak, Nas, Fatiha ve Ayetel kursiyi yatmadan önce okumayı alışkanlık haline getirin.


Rüya tabirletmek isteyenlerin çoğu temel olarak kaba taslak anlatıyor. Balık tuttum diyor adam da kısmet diyor Mübarek, balık hangi renk? Akşam mı tuttun gündüz mü? Su derin mi idi yoksa alçak mı? Bataklık mı idi dere mi, yoksa deniz mi? Oltayla mı tuttun ellemi? Etrafın da kimler vardı ve nasıl bir yerdeydin? Vs benzeri bu şekil de detaylar ele alınarak rüya yorumlanır.

Hz Yusuf aleyhi selam efendimiz, bildiğiniz üzere çok iyi rüya tabirlerdi. Bu da Allahın bir lütfudur. Yoksa Rüya tabirleme kitabı imiş, internet siteleri imiş vs boştur.

Rüyalarınızı anlatmamaya ve sadece ehil kişilere anlatmaya özen gösterin. Şerli rüyalarınızı önünüze bir tas su koyup, besmele ve salavat ile başlayıp anlatın. Suyun da bir hafızası olduğunu ve canlı olduğunu unutmayın..

İleri de, suyun tüm mucizelerini ve sırlarını anlatacağım bir konumda. Sağlıcakla kalın...

Suyun mucizeleri ni anlattınız mı bakındım da göremedim?
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 24.08.20, 20:40
Üye
 
Üyelik tarihi: 01.08.20
Bulunduğu yer: Ankara
Mesajlar: 73
Etiketlendiği Mesaj: 2 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Hocam suyun mucizelerini bekliyoruz. Paylaşımınız için teşekürler.
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 26.08.20, 11:56
Gayretli üye
 
Üyelik tarihi: 24.08.20
Bulunduğu yer: novigrad
Mesajlar: 226
Etiketlendiği Mesaj: 8 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Hz. Peygamber, rüyaya büyük önem verirdi. Bilhassa sabah namazlarından sonra sahâbîlerine “İçinizde rüya gören var mı?” diye sorar, “gördüm” diyenlerin düşünü yorumlardı. İyi bir insan tarafından görülen güzel rüyanın, Peygamberliğin kırk altı kısmından biri olduğunu belirtir. (Buhârî, Ta’bîr 2, 26), bu ümmete Peygamberlikten sonra sâlih rüyaların kaldığını söylerdi. (Buhârî, Ta’bîr 5) Bu sözleriyle o, gönül gözü açık samimi mü’minlerin, rüyalar vasıtasıyla ilâhî müjdeleri, doğru haberleri ve uyarıları her zaman alabileceklerine işaret ederdi.
Şimdi size düşlerin en doğrusunu gören Efendimiz’in Sahîh-i Buhârî’de rivayet edilen (Ta’bîr 48) bir rüyasını nakledeceğim. Bizim için dersler ve ibretlerle dolu bu rüyayı Peygamber-i Zîşân Efendimiz ashâbına anlatmış, Semüre İbni Cündeb (r.a.) de onu bize rivayet etmiştir. O sabah Resûl-i Kibriyâ şöyle buyurdu: “- ‘Bu gece düşümde bana iki kişi gelerek ‘Haydi yürü, gidiyoruz’ dediler. Ben de onlarla beraber gittim. Yere uzanmış bir adamın yanına vardık. Elinde bir kaya parçası bulunan bir başka adam onun başı ucunda ayakta duruyor, elindeki kayayı, yere uzanmış olan adamın tepesine indiriyor, başını yarıyordu. Taş yuvarlanıp gidiyor, adam taşın arkasından koşup alıyor, o geri gelinceye kadar ötekinin başı iyileşiyor, eski haline geliyordu. Adam da daha önce yaptığını aynen tekrarlayıp duruyordu.” Ben yanımdakilere: “- Sübhânallah! Bu nedir?” dedim. “- Yürü, yürü hele dediler. Yürüdük.” Sevgili kardeşlerim! Hz. Peygamber gerek bu adamın gerekse daha sonra gördüğü şahısların kimler ve suçlarının neler olduğunu her defasında sorduğu halde, yanındaki melekler ona hemen cevap vermemişler, gezi bittikten sonra gördüğü olaylar hakkında sırasıyla bilgi vermişlerdir. Bendeniz hem sizi fazla merakta bırakmamak hem de hangi cezanın hangi suçun karşılığı olduğunu hemen öğrenip bellemek için, bu bilgileri sahneler değiştikçe arz edeceğim. Bu ilk olayda kafası taşla yarılan adam, meleklerin haber verdiğine göre Kur’an’ı öğrendiği halde okumayan ve farz namaz vaktini uyku ile geçiren kimseydi. Efendimiz sözüne şöyle devam etti: “Derken sırt üstü yatmış bir adamın yanına vardık. Baş ucunda da, elinde demir çengel bulunan bir başkası duruyordu. Bu adam, yatan kişinin bir tarafına geçip elindeki çengelle avurdunu, burnunu ve gözünü ta ensesine kadar yarıyor sonra öbür tarafına geçip orasını da aynı şekilde parçalıyordu. Bir tarafını yarıncaya kadar önceki yardığı taraf eski haline geliyor, adam da sürekli aynı şekilde parçalamaya devam ediyordu. Ben: “- Sübhânallah! Bunlar ne?” dedim. “- Yürü, yürü hele! dediler. Yürüdük.” Meleklerin bildirdiğine göre avurdu, burnu ve gözleri demir çengelle yarılan adam, sürekli yalan söyleyen ve etrafa yalan haber yalan bir kişiydi. “Daha sonra Fırın gibi bir yapıya vardık. Oradan gelen, fakat ne olduğu anlaşılamayan çığlıklar, feryatlar birbirine karışıyordu. O yapının içinde çıplak bir sürü erkek ve kadınların bulunduğunu anladık. Altlarından alevler yükseldikçe, onlar çığlık atıyor, feryat koparıyorlardı.” Ben: “- Bunlara ne oluyor?” dedim. “- Yürü, yürü hele! dediler. Yürüdük.” Meleklerin söylediğine göre fırın içinde işkenceye tâbi tutulan o çıplak erkek ve kadınların suçu zina etmekti. İşledikleri günaha uygun bir ceza ile öncelikle vücutlarının alt tarafı yakılıyordu. “- Nihayet kandan bir nehre vardık. Nehrin içinde yüzen bir adam, kıyısında da yanına birçok taş yığmış bir başka adam vardı. Nehirde yüzen kişi, yüzeceği kadar yüzdükten sonra kıyıya geliyor ve ağzını açıyordu. Kıyıdaki adam da onun ağzına bir taş koyuyor, yüzen kişi dönüp yüzmesine devam ediyor, sonra dönüp yine kenara geliyor, ağzını açıyor, öteki de ağzına bir taş daha atıyor, o da dönüp gidiyordu. Ben, yanımdaki iki kişiye: “- Bu adamların hali nedir böyle?” dedim. “- Yürü, yürü hele! dediler. Yürüdük.” Nehirde yüzerek devamlı taş yutan bu adam, faiz yiyen bir kişiydi. “Çirkin mi çirkin bir adamın yanına vardık. Adam, sürekli ateş yakıyor ve ateşin etrafında dolanıp duruyordu.” Ben: “- Bu adam neci?” dedim. “- Yürü, yürü hele! dediler. Yürüdük.” Daha sonra meleklerin bildirdiğine göre yanındaki ateşi sürekli yakıp, etrafında dolaşıp duran o çirkin görünüşlü kişi, cehennemin görevlisi Mâlik’ti. “İçinde baharın tüm çiçek çeşitlerinin bulunduğu geniş yemyeşil bir bahçeye vardık. Bahçenin ortasında gayet uzun boylu bir adam vardı. O kadar ki, göğe uzanan başını nerede ise göremeyecektim. Adamın etrafında, hayatımda hiç görmediğim kadar çok çocuk bulunuyordu.” Ben: “- Bu adam ve bu çocuklar kim, (ne yapıyorlar)?” dedim. “- Yürü, yürü hele! dediler. Yürüdük.” Melekler, daha sonra, bahçedeki o uzun boylu adamın İbrahim (a.s.) olduğunu, etrafındaki çocukların da İslâm fıtratı üzere ölen küçük yavrular olduğunu belirttiler. Anlaşılan, müşriklerin çocukları da onların arasındaydı. “Gide gide büyük bir ağaçlığa vardık ki ben onun gibi güzel ve geniş bir ağaçlık görmüş değilim. Beni götürenler. “Gir oraya!” dediler. Birlikte girdik ve bir tuğlası altın bir tuğlası gümüşten örülmüş bir şehirle karşılaştık. Şehrin kapısına varıp açılmasını istedik. Kapı açıldı, biz de girdik. Bizi, vücutlarının yarısı bugüne kadar gördüklerinizin en güzeli, diğer tarafı bugüne kadar gördüklerinizin en çirkini birtakım adamlar karşıladı. Yanımdaki iki kişi onlara: ‘- Gidip şu nehre girin!’ dediler. Bir de ne göreyim, nehrin suyu süt gibi, bembeyaz, enine doğru akan bir nehir. Adamlar gidip nehre girdiler, sonra çıkıp yanımıza geldiler. Çirkinlikleri tamamen gitmiş, hepsi de son derece güzelleşmişlerdi.” Melekler, vücutlarının yarısı güzel, yarısı çirkin o adamların, yaptıkları güzel işleri kötü işlere karıştıran kimseler olduklarını, ancak Allah Teâlâ’nın onları bağışladığını söylediler. “Beni götüren o iki kişi bana o güzel yeri göstererek: “- Burası Adn cennetidir, şurası da senin konağındır.” dediler. “- Başımı kaldırıp baktım, bir de ne göreyim: beyaz buluta benzeyen bir köşk. İşte burası senindir.” dediler. Ben onlara: “- Allah size büyük hayırlar ihsan etsin, beni bırakın da oraya gireyim.” dedim. “- Hayır, şimdi değil! Sen oraya daha sonra gireceksin.” dediler. KABİRDE AZAP GÖRECEKLER Resûlullah Efendimiz’e rüyasında bu enteresan geziyi yaptıran meleklerden birinin Cebrâil (r.a.), diğerinin de Mikâil (r.a.) olduğu hadisin diğer rivayetinde görülmektedir. Zikredilen suçları işleyen kimselere verilen bu cezanın kabir azâbı olduğu, o şahısların kıyamete kadar bu işkenceyi göreceği anlaşılmaktadır. Ne yazık ki mesele kabir azâbıyla bitmemektedir. Zira kabir azâbına tâbi tutulanlar âhirette yeniden hesaba çekilecekler ve orada suçlarına uygun cezalar göreceklerdir. PEYGAMBERİMİZİN RÜYASININ YORUMU Bu hadisten alacağımız ders şudur: Yüce Rabbimiz bizim iyi birer Müslüman olmamızı istemektedir. Hayatımızı, kendi istediği, Peygamberi aracılığı ile öğrettiği şekilde devam ettirmemizi arzu buyurmaktadır. Resûl-i Ekrem’ine rüyasında hem Adn cennetini hem de tüyler ürperten azâb şekillerini göstermek suretiyle, kullarının cennetlere lâyık olduğunu, onların orada yaşamalarını istediğini belirtmekte, bu ikazlara kulak vermeyenlerin ise en kötü cezalara çarptırılacağını hatırlatmaktadır. Yüce Mevlâ hepimize, kendi rızâsına uygun bir İslâmî hayat nasip eylesin. Amin.

Kaynak: Prof. Dr. M. Yaşar Kandemir, Altınoluk Dergisi, Sayı: 136

Konu HeartLess tarafından (14.10.21 Saat 09:33 ) değiştirilmiştir. Sebep: Rüya
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 03.07.23, 22:30
Vefalı Üye
 
Üyelik tarihi: 29.06.23
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 1,436
Etiketlendiği Mesaj: 102 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart

Benim rüyalarım çok farklı farklı.. yani kimisine film çekilir. Kimisi mantık dışı. Genelde dua etmeden yatıyorum belki de ondandır. Ama ona rağmen bazen haberci rüyalar görüyorum. İnşallah kötü bir şey yoktur.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevap Son Mesaj
Ateist ve Ateizme karşı rüya ilmi myworld Derin Konular & Beyin Fırtınası 0 01.12.21 12:09
Rüya ilmi hakkında Naim Rüya ve Rüya Tabirleri 2 14.10.21 09:34
başkalarının rüyalarına girmek aeth Sorularınız 9 19.10.20 20:33
Rüya ve Rüyanın Yaratılış Amacı - Rüya Vahiyin 46da 1i mi? Hiç Rüya ve Rüya Tabirleri 14 08.03.19 01:05
Rüyamda sürekli haberler alıyorum Astra Sorularınız 7 08.10.17 21:04


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 01:35.


Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
HavasOkulu.Com

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147