Havas Okulu

Havas Okulu (https://www.havasokulu.com/)
-   Tasavvuf Sohbetleri (https://www.havasokulu.com/tasavvuf-sohbetleri/)
-   -   Bu sözü söyleyen yaşıyor ve henüz 1056 yaşında (https://www.havasokulu.com/tasavvuf-sohbetleri/35309-bu-sozu-soyleyen-yasiyor-ve-henuz-1056-yasinda.html)

Hal 30.04.19 11:58

Bu sözü söyleyen yaşıyor ve henüz 1056 yaşında
 
"Yerüstünde gezinen nice kimseler vardır ki onlar ölüdürler ve yeraltında yatan nice kimseler vardır ki onlar diridirler."

Bu sözü söyleyen yaşıyor ve henüz 1056 yaşında...
Ebul Hasan Harakâni Hazretleri

Bizim tarihten hatırladıklarımız kitabı olan kişilerdir. Eğer kitap yazmamışsa ve ya da sonra gelenler onun fikirlerini kitaplaştırmamışsa onu kimse tanımaz.

Halbuki ne Mevlanalar, Yunuslar, Abdülkadir Geylaniler, Muhyiddini Arabiler gelip geçmiştir ki kimse onların kapısını çalmaz.

Bin yıl önce yaşamış olan bir Allah dostu ne demişse, şimdiki de aynı şeyi söyler ve sonrakiler de hep aynı şeyi söyleyeceklerdir, zira hepsi aynı kaynaktan alırlar. Gönüllerinden... Rablerinden...

Harakani Hazretlerinin piyasada kitapları yoktur ama o, feryadı hâlâ şimdi bile susmamış bir Hak aşığı bir canlı kitap ve varis-i Resululullah idi.

Mevlana Hazretleri "beni mezarlıkta değil ariflerin gönüllerinde arayın" demişti ve Mevlana Hazretlerinin dervişleri Ebul Hasan Harakani hazretlerini kendi mürşitlerinin gönlünde bulmuşlardı. Çünkü Mevlana Hazretleri bazen bunu dile getirirdi: "İlim mahfillerinde serdettiğimiz sözler hep dinimizin şeyhi Ebul Hasan'a aittir."

Ve hakikatte her Allah dostu istidatı nispetinde Resulullah Efendimize ayna olur, beden olur, onun lisanı olur.

Ve Yunus Emre Hazretleri "ete kemiğe büründüm, Yunus diye göründüm" dedi diye onu Allah ismiyle anmayız lakin onun üzerinden söylenen "herdem yeniden doğarız, bizden kim usanası" sözüne içimizden "işittik ve itaat ettik ya Resululullah!" diyerek her bir veliden sadır olan güzelliği sahibine iade ederiz.

Mevlana "bugün Ahmet benim" der ama biz ona Ahmet (s.a.v) demeyiz, Mevlana deriz. Zira o Mevlamızda fena bulmuştur.

Ebul Hasan Harakani hazretleri dedi:

"Ben sana amel işlemen gerekmez, demiyorum. Fakat yaptığın ameli acaba sen mi yapıyorsun, yoksa sana yaptırılıyor mu, bunu bilmen gerekir.

Namaz ve oruç farzdır, doğrudur. Fakat onlardan daha farz olan gönülden kibri, kini, hasedi, hırsı söküp atmaktır.

Allah kuluna güzel ahlaktan, imandan, temiz bir kalpten ve doğru konuşan bir dilden daha azim bir şey ihsan etmemiştir.

Ve aslında kul bu dünyada Allah'ın sermayesiyle ticaret yapar. Ve işi bilen akıllı insan o sermayeyle kendisine bir şey almak yerine sermayeyi sahibine verip pazardan gider. Hayat sermayesi ile dünya pazarından alınacak bir şey yoktur.

Kalplerin en aydını içinde mahlûkatın yer almadığı kalpdir.

Amellerin en iyisi, içinde mahlûk düşüncesinin olmadığı ameldir.

Nimetlerin en helâli kendi gayretinle olanıdır.

Arkadaşın en iyisi Hak ile yaşayandır

Üstünden geçeceğin sıratı niye merak edip arıyorsun ki! Sen kendinden geçmeye bak, sırat o zaman arkanda kalır."

Evet! Ve mesela şimdi Allah uzun ömür versin Pirimiz Muhammed Hüseyin hazretleri şu an geçmişin tüm ariflerinin birikimi, irfanı ve gönlüyle, kendisine tevdi edilmiş olan Resulullah Efendimizin vahyi insanlığa ve kendisine tabi olanları Allah'a taşıma vazifesi ve davasını icra etmektedir ve o der ki:

"Ya Allah yolunda koşarken ölürüz ya da Allah'tan kaçarken ölürüz"

"Kim birilerini cehenneme göndermeye çalışıyorsa bilin ki o, cehennemliktir. Allah, rahman ve rahimdir."

"İnsan eğer 'ben kulum' derse bütün kâinat onun gönlünde bir çöp kadar olur. Böyle biri hiç dünyaya, dünya hayatına tenezzül eder mi?"

"Kul her neyi dilemişse ondan ibarettir"

"Ya rabbi bana şunu ver, bunu ver diyen, kul değildir; ya rabbi sen ne istiyorsan ben öyle olurum diyen, kuldur."

"Sen peygamber varisi olmak, peygamberin getirdiğini taşımak zorundasın. Peygambere varis değilsen şeytana, iblise varislik yaparsın. Kul ya, peygamberine varis olur, resul olur, elçi olur, onun getirdiğini taşıyıp onun resulü olur ya da şeytana resullük yapar, şeytana âbd olur. İnsan için bu iki şıktan başka şık yoktur."

"İnsan farkında olsa da olmasa da kendisinde tecelli eden rabbine âşıktır; yani ruhuna âşıktır."

"Bir kul, Allah'ın kitabını okumaya tenezzül edip öğrenmediyse Allah'ı rab olarak kabul etmemiş demektir."

"İmanını ciddiye almayanlar için imanı kaybetmek çok kolaydır"

"Kul, insanlara karşı, mahlukata karşı haddini bilen demektir"

"İnsanın imanı Allah'a kurban ettikleriyle ölçülür"

"Zahiri olarak yemek ne ise, su ne ise, hava ne ise, manevi olarak da Kur'an odur."

"İnsan, bakıştan ibarettir."

"Dini zorlaştırmak dindarlık değildir."

"Zekat, malı değil bizi temizliyor. Zekat, insanı cimrilikten temizler."

"Hayat, Hz.İnsan olmaya yolculuk yapmak içindir ve herkesin yolu ömrü kadar uzundur"

"Allah'ın davasını dava edinmeyenler nasıl mü'min olur!"

"Kurban etmeden, kurban olmadan Allah'a dost olunamaz."

“En büyük nimet; Allah’ın, kuluna kendinden verdiği varlıktır, hayattır, verdiği sıfatlardır, isimlerdir, güzelliklerdir.”

"Sihir, büyü, mü'min, muttaki ve ihlaslı kullara etki etmez"

"Allah'a âbd olmayı, âşık olmayı bir âbddan, bir âşıktan öğrenmen lazım."

"Allah bizi halife kılmıştır, öyleyse halife olup olmadığımıza bakmamız gerekir"

Allah bizi nebilerinin, velilerinin yoluna layık eylesin, Efendimize layık ümmet eylesin, dostşarına verdiği aşktan ve dertten bize de versin, ihsan eylesin, ikram eylesin inşallah!


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:28.

Powered by vBulletin® Version 3.8.5
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

HavasOkulu.Com


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147