05.09.20, 13:53
|
|
|
Üyelik tarihi: 23.05.19
Bulunduğu yer: izmir
Mesajlar: 281
Etiketlendiği Mesaj: 12 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
|
|
Alıntı:
Siteden Nickli Üyeden Alıntı
Kafanın içerisinde iç ses duymak aslında normal değildir ve mutlaka ayırıcı tanısının yapılması gereklidir. 1. Muhakeme ile ayır etmek gerekir. Muhakeme, ben şu meseleyi böyle mi yapıyım, böyle mi, buradan çıkınca Üsküdar’a mı gideyim, Kadıköy’e mi gideyim, bu meselenin artısı, eksisi nedir diye tartmak bu bir muhakemedir, tamamen normaldir. Kişiler uykuya dalarken, veya uyanırken herhangi bir iç ses duyması tamamen normal kabul edilir. Kafanın içinde uğultu ve çınlama gibi sesler duyabiliriz, bunlar kulak, burun, boğaz veya nörolojik rahatsızlıklar içerir. Aslında iç seste ayırt edilmesi gerekilen en önemli şey psikotik bozukluklarda olan sesten ayırt etmektir. Psikotik rahatsızlıklarda olan sese biz halüsinasyon diyoruz. Halüsinasyon daha çok kulağımızla duyduğumuz, dışardan gelen, daha kısa cümleler şeklindedir. Halbuki, Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu’ndaki iç sesler daha iç konuşma şeklindedir, diyalog şeklindedir ve zihinsel bir mesaj şeklindedir. Dissosiyatif vakalardaki seste ayırt edilmesi gerekilen en önemli meselelerden biri din veya şeytandan ayırt etmektir. Bazı insanlar zihin içerisinde duyulan seslerin doğa üstü güçlerden olduğuna inanırlar, zihnin içine cinlerin girdiğine, üç harflilerin girdiğini düşünürler. Maalesef cinci hocalar bu yoruma katılıp, cin çıkarma işlemi yaparlar. Geçenlerde Vatikan’da daha fazla cin çıkarma işlemi yapacak personele ihtiyaç olduğuna dair bir gazete haberi vardı. Maalesef, Dissosiyatif Kimlik Bozukluğu’ndaki bu iç sesin, cin veya üç harfli ile izah edilmesi hem hastaya zarar verir, hem cin çıkarma işlemi hastalığın daha karmaşık hale gelmesine sebep olur. tedavinin çok kısa bir döneminde kendini cin olarak tanımlayan sesler aslında nasıl var olduklarını, diğer alter kimliklerden farklarının olmadığını anlarlar ve kısa bir zaman içinde zihnin bütününe entegre olurlar.
|
bu ne dedi şimdi
|