Havas Okulu - Tekil Mesaj gösterimi - Baretta ve Tarık
Tekil Mesaj gösterimi
  #1  
Alt 15.11.20, 13:31
fanatik fanatik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
 
Üyelik tarihi: 11.11.17
Bulunduğu yer: Evde
Mesajlar: 142
Etiketlendiği Mesaj: 12 Mesaj
Etiketlendiği Konu: 0 Konu
Standart Baretta ve Tarık

Saddam Hüseyin, İtalyan silah üreticisi olan Beretta firmasıyla anlaşır ve 1951 model Beretta marka tabancaların kopyasını Tarık ismiyle Beretta firmasına yaptırır ve sonra Irak'ta da üretir.

Tabancaya Tarık isminin verilmesinin sebebi ise İspanya fatihi Tarık Bin Ziyad'dır. Tarık Bin Ziyad, 711 yılında Cebelitarık Boğazı'ndan geçerek 7000 kişilik ordusuyla İspanya'yı fetheden komutandır. Bir rivayete göre, İspanya kıyılarına çıkınca askerler geri dönme ihtimalini akıllarından çıkarsınlar diye bütün gemileri yaktırır. Cebelitarık boğazı da ismini Târık Bin Ziyad'dan alır. Cebel-i Târık'tır, yâni Tarık Dağı...

Beretta marka 1951 model tabanca piyasada daha çok para ettiği için, insanlar ellerindeki Tarık tabancaların üzerindeki arapça yazıları ve Tarık bin Ziyad'ı simgeleyen kabartmaları kazıyıp yerine Beretta yazıyor ve öyle satıyorlar.

Bunu farkettiğimde, Tarık Bin Ziyad'ın anısına üretilmiş olsa da umursamadan daha fazla para için o ismi kazıyıp, ondan vazgeçiyor oluşumuz bana çok acı gelmişti.

Daha çok kazanmak için imar planlarını delik deşik edip değiştirenler geldi sonra aklıma, dört kattan fazlasına izin verilmemesi gerekirken, daha çok rant sağlamak için 10-15 kata izin verenler geldi aklıma, biraz daha fazla kazanmak için demirden çimentodan çalan müteahhitler geldi aklıma, biraz daha fazla oy alabilmek için seçim zamanlarında kaçak katlara göz yumanlar geldi aklıma, bir kat fazla evim olsun, bir odam daha olsun diye yasak olmasına rağmen kaçak inşaat yapan insanlar geldi aklıma, işyeri alanı daha geniş olsun diye kolonları kesenler geldi aklıma...

Biraz daha fazla kazanç sağlayacaksak, hangi yasa, hangi insâni değer, hangi ortak payda ya da hangi kutsalımız varsa üzerini kazıyıveriyoruz...

Sonra bebekler, anneler, babalar kalıyor enkazların altında. Enkazın altında kalan sadece maddi bedenlerimiz ve eşyalarımız değil. imanımız da, insanlığımız da enkazların altında kalıp can çekişiyor.

Diyeceksiniz ki, "Konuyu bir tabancadan nereye getirdin?" Haklısınız. Ben şimdi ne yapsam, ne okusam, ne duysam aklıma "Zilzal" geliyor. Ve altında kaldığımız günahtan, yalandan enkazlara sesleniyorum:

"Sesimi duyan var mıı?"

Alıntı ile Cevapla
 

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147