Erzurum Nickli Üyeden Alıntı

Esasen öyle çok yönlü bir mesele hakkında soru sormuşsun ki nerden başlasam bilemedim.
Şimdi ilmi veren Allah Azze ve Celle. İstidadın yok ise eğer zaten tıkanır kalırsın bir noktada emin ol. Kastın eğer tabi bu cin hadim hüddam meseleleri ise ki bunları ulema ilim saymıyor. Hatta kuran ayetlerinin okunarak rukye yapılması dışında bir çok konunun bid'at olduğunda da hemfikirler. Olmayanlar da var filan her ne ise..
Fakat bir başlık altında toplayacak olursak eğer istediğin şey manevi ilimlerde ilerlemek ise bu Allah Azze ve Celle'nin önce dilemesi ile oluyor. Olduktan sora da zaten korkunu da alır yada hiç bu ilimlerden nasiplendirmez seni. İnsanlara faydalı olmak kısmına gelince... Sana imanım kadar emin olduğum bir şey söyliyim sen kendine pay Biç; insanın imtihanı bitmez. Can boğazına gelene kadar imtihana tabidir. Bunlar çeşitli şeylerle oluyor işte Allah'ın bileceği iş bu. Fakat manevi kademe yükselip başka başka bir sürü şeyler görünce, ilimde ilerleyince İnan bana bu dünyanın çeşitli imtihanlarına benzemiyor. Çok çok çok ağırlaşıyor.
Örneğin abdulkadir geylani der ki talebenin imtihanı şehvet ile olur. Hocanın imtihanı da şeytan ile. Şehveti tabi bel altı mevzular olarak düşünmemek lazım. Şehvet tutku demektir. Para da olur bunun adı, ilim de olur. Neye tutku ile bağlanır çok istersen o senin şehvetin olur, bu da senin imtihanın olmaya yeter zaten gerisi de malum. E yanı sıra ins ve cin şeytanların tuzakları var. Ki zaten bu kuran, sünnet, şeriat şeriat bilmiyorsan bu ilimlere sakın yaklaşma bile iki gün sora başla sorunlarla gelirsn buraya emin ol. Zaten havas demek ilimde en üst kademeye çıkmış kimseler demektir. Yani bahsi geçen ilimleri yemiş yutmuş son olarak bu ilimlerle süslemiş kişiye havas oldu denir. Tabi insan boyutu da var bu işin. İnsanlara yardım etmek güzel tabi. Şifalandırmak yada musallatlarını almak şahane bir duygu dimi? Nefsine hoş geldiği için evet şahane bir duygu. Fakat az fıkıh bildin mi hiç de öyle olmadığını görüyorsun. Nasıl mı? Yukarıda herşeyin imtihan olduğunu söyledim. Musibetler de dahil tabi bu imtihanlara. Örneğin bir kişi musallat almışsa yada büyü isabet etmişse Allah o kişiden birine rukye yaptırmasını değil, oturup töbe etmesini istediği için o musallatı ona yolladı. Allah izin vermeden hiç bir şey olmuyor. E töbe etmezse kişi sen alırsın daha güçlüleri gelir yerine ve bu kısır döngü bu şekilde devam eder. Neden insanlar hoca hoca dolanıyor sanıyon? E sen aldığın her musallatta, musallatlı kişinin imtihanına ortak olmuş, Allah'ın da işine karışmış olursun ki bu kötü bir durum bence. Musallat alınır alınmaz demiyorum fakat koşulları var bunun. Yada hastanelerin acillerini dolaşıp şifa dağıttın diyelim yine aynı sonuç. Tabi bak döndü dolaştı bu da sana imtihan oldu. Sora bana büyük bir havas alimi dedi ki yaptığın işi sağlam yap pahalı yap ama muhakkak parayla yap. Yoksa o verdiğin emeğe de sana da saygı göstermez kimse dedi. İlk zamanlar anlamamıştım ama bazı şeyleri gördükçe adama çok hak verdim.
Diğer yandan cinlerin yalancı ve çok kibirli, insanlara karşı kompleksli ve zeka düzeyleri düşük, mantıksal bütünlükleri hiç olmayan varlıklar olduğu gerçeği var ki insana iş yapmayı epey bir zorlaştıran çok mühim faktörler var.
Yani sen bence göreceklerinden korkma. Allah nasip ederse bişeleri cesareti de nasip eder eder de sen şu yukarıya yazdığım durumları biraz düşün onlardan kork.
Ben senin yerinde olsaydım ellerimi açar "allahım faydasız ilimden, kabul görmeyecek duadan sana sığınırım. Bana ilim nasip et" der konuyu kapatırdım. Sonuçta manavdan sebze seçer gibi 2 kilo manevi ilim, 3 kilo tıp ilmi, 5 kilo hukuk fln demek gibi bi şansımız yok demi