Bunların hepsi empati eksikliğinden kaynaklanıyor. O malı kendi kendisi satmak zorunda kalsaydı, alıcı olarak kendisini karşısında görmek ister miydi?!

Rahmetli babam, burcundan dolayı bir adamın tarlasını ve içindeki yeni yaptırdığı evini satışa çıkarınca uygun bir fiyata aldı. Eve gittiğinde ise, kapı ve pencerelerin kırılmış, lavaboların sökülmüş olduğunu gördü. Büyük hayallerle yeni evine giren ve hevesini alamadan oradan çıkan kadın, hırsını bu şekilde almış.

Demem o ki, böyle şeylerde biraz da göz kalır. O yüzden gönül kalmayacak bir akit olmalı. Herkes o kadın gibi davranacak değil tabi. İki tarafın da insaflı olması çok mühim. Kötü keser gibi herkes kendine yontarsa adalet zayii olur.