Alıntı:
imas Nickli Üyeden Alıntı
bu konulari bilmedigin icin boyle
konusuyorsun,eger gorseydin bilseydin agzini acmaya takatin kalmazdi bunlari bilmek icin bu ilmin icinde olmak gerekir,olmayan icin """ bir sey olmaz""" kelimesini kullanmak cok kolay,ben rukye ile musallattan kurtulan kimse gormedim,cunku ayetten korkup cikan varlik biraz sonra geri gelir,cunku acik kapi kapatilmamistir,kapinin kapanmasi lazim,tovbe kapiyi kapatir bu dogrudur fakat muhür vurulmadigi yani kapi kilitlenmedigi icin geri gelirler rukyeciler muhur vuramazlar oyle bir gucleri ve ilimleri yok,varliktan bosalan yerlere rnerji seansi yapilmasi gerekir,o seansi insan ayet sure okuyarak yapamaz o seansi varlik yapar,buyuyu bulma isin,isleri sadece buyü bulup bozan varliklar ile yapilir gider buyunun yapildigi gomuldugu yerde bulur gorevli kafir cinleri infaz eder,buyü uzerine okumasini yapar buyüyu bozar,yani civiyi civi soker derler ya biz civiyi hem keser hemde civi ile sokeriz...bana herseyi anlattirma sanki bir sey ispat etmem gerekiyor gibi, bunlari sadece bil diye anlattim,bunlarin hic birini rukyeciler yapamaz
|
Burada sohbet ediyoruz birbirimize bir şeyi isbat etmek zorunda değiliz. Ben de bildiklerimi anlatayım. Karşılıklı sohbeti severim. İmas hoca; Muhtemelen sen işi bilen iyi bir rukyeci görmemişsin.
Sihir bir hastalıktır. Hastalığa şifayı ancak Allah verir. Rukyeciler yapamaz rukyecilerin yapmak gibi bir iddiası olamaz çünkü Rukyeci bunların çözümünü sadece Allah'tan ister. Allah'ı biliriz Allah'tan isteriz. Yerin ve göğün orduları Allah'a aittir. Allah gerektiğinde ordu da gönderir. Benim ne hadimim var ne huddemin var. WhatsApptan bana yazan hallerine üzüldüğün kimselere şunlara Allah için yardım edeyim dediğimde hastanın kızı arar annesinin bedenindekilerin hocaya söyleyin hadimlerini çeksin diye tehditler savurduklarını söyler. Oysa bana cinden hadimden huddemden. Onlar Allah'ın askerleri Allah gerektiğinde ordu da gönderir askerde meslekte. Bilmem nere yarım adasının kabile reisi tehdit eder sadece Hasbunellah... çekeriz.
Ben cinlerle çalışan kimselere gidip şifa bulan bir tek kimse görmedim. Fakat rukye ile şifa bulan bir çok hastam var. 20 dkda sihirden kurtulanda var 20 30 dk da kabirdeki sihirlerin yandığını gören kurtulan da. Hem de telefonda yaptığımız kısacık okumalarla. Hatta daha da ilerisini söyleyeyim. Ağrısından dolayı çenesini kesip atmak isteyen hastaya gıyaben yaptığımız üç dklık okuma neticesinde üç dk da kurtulan hastada var. Yine çenesi açılmayan artık drların enjeksiyon yöntemi uygulayacağı hastada Allahu Zülcelalin şifa vermesiyle Allahu Zülcelalden şifa istememiz neticesinde üç dklık okuma neticesinde açılmıştır. Bunlar hep rukyeyi şeriyyenin beretidir.
Sihirleri de sihirlerin hizmetçilerini de bekçilerini de Allahumme aleyke bi kulli.... Diye dua ederek Allah'a havale etmemiz yeterlidir. Veya Hasbunellahu ve ni'mel vekil alâ kulli sihr diye Allah'ı vekil edinmemiz yeterlidir. Allah herşeye kadirdir. Sihri de hizmetçilerini de bekçilerini de yerle yeksan eder. Allah'ın kudret ve azameti karşısında o bahsettiğiniz sefil varlıklar bir hiçtirler.
Rukyeden çıkan cin tekrar gelebilir ama kolay kolay gelmez. Kim ağır darbe yediği veya sağlam dayak yediği bir yere tekrar gelir ki? Fakat bazen geri geldikleri de doğrudur. Çünkü sizin başka bir başlığınızda yazınızda ifade ettiğiniz gibi biz sizler gibi cinlerle anlaşma yapmayız. Sizler ise anlaşma yapıyormuşsunuz. Ben bizzat sizin başka bir başlık altında yazdığınız yazınızı okumuştum imas hoca. Biz bunu asla yapmayız. Bizim sihirlerin hizmetçileri ile sizin ifadenizle varlıklarla anlaşma yapmak gibi bir durumumuz olamaz. Biz ancak onlarla Allah'ın adıyla Allah'ın ayetlerini okuyarak ve onlar iman edinceye zulümlerinden vazgeçinceye kadar onlarla savaşırız.
Bizim birisinin bedenini mühürlemeye de ihtiyacımız yoktur. Çünkü bedendeki açıklıklar şifa ayetlerini okumamızla kapanır. Çünkü o bir yaralanmadır ve tıpkı bedensel bir yara gibi yine bir hastalıktır ona da şifayı ancak Allah verir.
Velhasıl bizim hadimle huddemle işimiz olmaz. Biz bahsettiğin şeyler için cinle hadimle huddemle iş tutmaz sadece alemlerin Rabbi olan hadimlerinde huddemlerinde bizimde yapılan sihirlerin ve büyülerinde Rabbi olan Allah'tan yardım ve şifa isteriz.
Velhasıl Hasbunellahu ve ni'mel vekil alâ kulli şerr yani herşerre her sihre her şeytana her zalime karşı Allah bize yeter deriz. Mühür vurulması gerekiyorsa açıklığın kapanması Allah vurur Allah kapatır.
Biz peygamberimiz Nebi sallallahu aleyhi ve sellemden öğrendiğimiz gibi manevi rahatsızlıklarda en büyük vesile olan kuranla ve dua ile Allah'tan yardım ve şifa isteriz.
Bizim müminler olarak peygamberimizden öğrendiğimiz gibi Ve Babamız İbrahim aleyhisselam gibi "Hastalandığım zaman bana şifâ veren O'dur" (Şuara; 80) dememiz gerekmez mi?