Alıntı:
Nabık Nickli Üyeden Alıntı
Bu maddeler arasında gerçekten anlamsız ve bir o kadar saçma yazı okudum. 1.madde de yazılan ve site yöneticileri tarafından göz ardı edilen kısım kaldırılmalıdır. Çünlü hiç bir varlık Allah'ı görmeye gücü yetmeyeceği gibi bu imkansız bir şeydir. Neden imkansız onu da ayetle açıklayacağım.
"Mûsâ, tayin ettiğimiz vakitte (Tûr’a) gelip de rabbi onunla konuştuğunda o, "Rabbim! Bana görün; sana bakayım" dedi. Rabbi, "Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak; eğer o yerinde durabilirse sen de beni görebilirsin" buyurdu. Rabbi o dağa tecelli edince onu paramparça etti; Mûsâ da bayılıp düştü. Kendine gelince dedi ki: "Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tövbe ettim; ben inananların ilkiyim." (Araf suresi 143. Ayet, Diyanet işleri Türkçe meali.)
Hz.Musa dahi görmeyi isteyipte (Allah bu isteği geri çevirmiyor) göremiyorken, biz yani imanları zayıf, dünya hayatına dalmış, dünya hayatında iyi mevkilere/konumlara gelme çabasında olanlar nasıl görebilir. Varsayalım Hz.Musa gibi isteğimiz geri çevrilmedi ve Allah Cemalini bize, sana, bana göstermeyi murad etti. Bunu okuyan her kimse adının ne olduğunu bildiğin gibi şunu bil ki ASLA ALLAH'IN CEMALİNİ GÖREMEYECEĞİNİ DE BÖYLECE BİL. Hz.Musa'nın yaşayacağı olayların bir benzerini yaşayacağız. Bu yazıyı paylaşan arkadaşım öncelikle senden ilk maddeyi silmeni rica ediyorum. Lütfen bu tür (Allah'ı görmek, Allah'ı duymak gibi) Allah'a izafe edilen paylaşımları paylaşmaktan sakın. Bu Allah hakkında yapılan bir iftiradır.
|
Dostum burda şöyle bir ekleme yapacağım. elbete haklı olduğun kısım var. anlatmışında zaten. allahü tealanın bu dünyada cemalini taşıyabilecek yada yansıtabilecek güçte hiç bir varlık yok. ancak burada kasıt bu dünya gözü ile değildir zaten. dikkat edersen sırlı bir ibadet, sır olarak saklanmış, sır olarak saklanmasıda emrediilmiştir Hz ali radyallahu and efendimizin bizzat emri ile. zira daireyide zaten ilk yazılı olarak veren bizzat HZ ali radyalalhu and efendimizdir. paylaşımdaki daire dikkatlerden kaçan bir ayrıntı olarak taun ve veba hastalığına karşı hz ali efendimzin sağlığında bu hastalıklardan müzdarip olan ahali ve şehirler için yapılıp verilmiş olandır. enam surasi 12 . inci ayeti in 19 harfini içerir ve bu rada kullanılan 19 harfin 4 lü vefkini içerir. dikaktimziden kaçan, içerdiği sırlar ile ilgili bir ayrınyı belirteyim ki burda ki allahü telanın nur cemelini görmek doğrudur. Ancak bu dünya gözü ile ve bu dünyada değil. burada görmekten aciz kaldığımız yada geç gördüğümüz sır diğer dünya ile ahiretle ilgilidir. Çünkü allahü teala cennete giren kullarından bazıları Cenent nimetlerini istemicek ve yarab senin nur cemalini görmek istiyoruz diye dua edicekler. allahü teala onları farlı özel bir alana getirip nur cemalini o kullarına göstericektir.öle ki zamanla bunu duyan kulların büyük bir kısmı cennet nimetlerini bir tarafa bırakıp ahiret zamanı ile uzunca bir süre allahın cemalin seyrediceklerdir. bundan öle bir haz alıcaklar ve öle hayran kalıcaklar ki bırakmak istemiyecekler bunu üzerine allahü tela onlara cenneti v eiçinde ki nimetleri sizin için yarattım. gidin b nimetlerden istifade edin.sonra gene gelirsinzi isterseniz buruyup onları cennet nimetleniden faydalanmaları için geri cenentte onlara bahşedilmiş olan nimetlere göderecektir. bunu Nakşibendi meşayıhından duyup öğrendim. bu sebeble kaynak tasavvuf diyeceğim ama doğruluğundan hiç şüphem yok.
Konuyu aktaran hocamız bunu bu denli uzun uzadıya açıklamamış. buda çok basit. her madde bu kadar açıklancak olsa. her maddedeki sırlar bu şekilde bilinip açıklanmaya kalkılsa ne kitaplara ne ciltlere sığmaz. Zira burada farkına varmadığımız, anlayamadığımız, bilemiyeceğimiz kuranda geçen 19 rakamı ile ilgili sırları içerir. Allahın kimselere bildirmediği gizli tuttuğu büyük ismini içerir. Benzetmemde hata olmasın, öyleki belki içinde kapsadığı sırları madde made yassak kim bilir kaç cilt olur şeklinde bir ifade kullansam belkide yeridir.
Kaldı ki burada ki ibadetin, cünnetül esma kalkanının Hz ali radyallahu and efendimiz tarafından bizzat birinci elden aktarıldığını, imam gazaliye nasip olup imam gazali tarafından ki sadece imam gazali değil başkaca değerli alimlerde vardır aynı bilgiyi aktaran ve tümünde ilk kaynak HZ ali radyalalhuand efendimiz olarak belirtilmiş ve aynı bilgiler aktarılmış. bunları düşündüğünde tereddüt etmemek gerek bence. Aslen zaten tek başına hz ali radyallahuand efendmiz yeter elbette, diğer alimlerinde aktardığını belirtmemin sebebi hz ali efendimizin kendi el yazması ile yazdığı kaynağa ulaşmamız imkansız olduğundan dolayı belirttim.