Astral açılma veya astral projeksiyon
1. bölüm

Gerçekliğin yedi seviyesi veya boyutu vardır. Her boyutun kendi dünyası var. kendi yasaların
Fiziksel dünya üçüncü boyuta aittir ve maddenin dünyasıdır. İçinde fiziksel vücudumuz var.

Astral dünya beşinci boyuta aittir ve bir enerji dünyasıdır. Düşüncelerimizin ve duygularımızın dünyası, ruhun hareket ettiği dünya. Hayallerimiz
Düşüncelerimiz ve duygularımız, ruhun hareket ettiği dünya. Hayallerimiz bu dünyada sahip olduğumuz tecrübelerdir.

Ne zaman dinlenmeye gitsek, ruhumuz beşinci boyuta giriyor. Ruh fiziksel bedenle iki kat aynı ama daha ince bir enerjiye sahip olduğu için "astral folding" denir.

Astral açılma, kendimizi ve içinde yaşadığımız evreni araştırmak için değerli bir araçtır. Astral açılma iki tür vardır:

1) İç: Ruhun kendi içindedir. Düşüncelerimizi ve duygularımızı detaylı bir şekilde bilmemizi sağlar. Ruhumuz bizim iç dünyamızdır ve her bir varoluş şeklimiz onda yaşayan farklı bir insandır. İç dünyamızda da varlığımızın üst kısımlarıyla karşılaşabiliriz (içimizdeki baba, ilahi anne vs. )

2) Dış: Bu ve diğer gezegenlerin astral boyutunu araştırmamıza izin verir. Tüm dış dünyanın. Burada ortaya çıkan diğer insanların ve çoktan ölmüş olanların ruhlarını buluyoruz. Bu gelişmeyle öğretmenleri tanıyabiliriz,
Gezegenin evrimini araştırın, yer kabuğundan geçin vb.

Bilinç rüyası
Rüyada olduğumuzu nadiren fark ederiz. Hayal kurduğumuzda başımıza gelenler üzerinde ne kontrolümüz var ne de başka bir boyutta olduğumuzu fark ediyoruz. Vicdanımızın çok uyuduğu içindir. Her gün kalkıp işimizi yapsakta vicdanımız uyumaya devam ediyor. Bu derin uykunun sebebi büyülemek. Hayattaki her şey ile hipnotize ediliyoruz hem fiziksel hem de astral dünyada hayal ediyoruz. Her şeyden önce, arzularımız, zevklerimiz, acılarımız ve korkularımız uyku bilincinde.

Uyanmak için onları bitirmek gerek. Bu psikolojik ölüm olarak bilinir. Her an uyuyanları keşfetmek için iç dünyamızı gözlemlemeyi öğrenmeliyiz. Ve her seferinde yanlış davrandığımızı fark ediyoruz