Meal okumak hususunda öncelikle Hz. Peygamber’in sireti hakkında gerekli donanıma sahip olmak gerekir. Bunun yanında mealin imkanlar elverdiği ölçüde klasik tefsirler eşliğinde okunmasına ihtimam gösterilmelidir. Salt meal okumak, Kur’an’ı meal üzerinden anlamaya çalışmak, modern zamanlarda zuhur eden bir durumdur ve aynı zamanda çok problemli bir okuma ve anlama tarzıdır. Osmanlı toplumu altı yüz yıl boyunca meal okumamış, bu altı asırlık dönemin son demlerine kadar günümüzdeki gibi bir meal ihtiyacı da duyulmamıştır. Buna mukabil 2. Meşrutiyet’ten ve bilhassa Cumhuriyet’in ilk yıllarından bu yana iki yüz hatta daha fazla sayıda meal dolaşıma sokulmuştur. Bu son asırda din ve Kur’an algımıza çok tuhaf şeylerin arız olduğu kesin; ancak bunun hikayesi hayli uzun.

Bu konunuzu yeni gördüm hocam. İslamı ve toplumu ifsad etmek için bazı kesimler tarafından çok uğraşılmıştır ve ne yazık ki başarılı da olmuşlardır. Kuran-ı Kerimi kendi cüz-i iradesiyle ve herhangi bir donanıma sahip olmadan yorumlamaya çalışanlar sizin dediğiniz zamandan beri varlığını sürdürüyorlar ki böyle bir ifsadı yaymak için özel elemanlar da yetiştirilmiştir ve eğitilmiştir. Halktan normal insanlar gibi hareket edip Haktan uzak amaçlar içerisinde yaşıyorlar. Dediğiniz gibi hikayesi hayli bir uzun sadece biraz da olsa değinmek istedim.

Abi güzel konuya drğinmişsin neden okumamışlar çünkü arapça biliyorlardı yazıda arapçaydı ee harfler değişti agızlar düz oldu krlimenin hakkını veremediler arapçayı hiç anlamadılar öeale gerek duyuldu hoş mealcilerde nefslerine göre meal etitiler meaaller tefsire muhtaç kaldı tevsir edenler de hevaya göre çok şükür çabalıyoruzda 10 tane meale bakıyoruz bi ayeti anlamayınca trfsir vs nebilim Allah sonumuzu hayretsin kendi şahsıma zaman mı yokk aç oku araştır. En güzel arkadaşlarım