Alıntı:
asi3535 Nickli Üyeden Alıntı
Harut ve marud melekleri Allah'a insanlar gunah isliyor biz olsak sana itaat eder hicbirsekilde gunah islemezdik demisler Allahu Teala bu iki melegi dunyaya gondermis ve ikiside bir kiza asik olmus kadinda bundan yararlanarak benide yuksege cikarin demis ismi azam duasiyla yukselirken allah kadini bir yildiz yapmis harut ve marutu ceza vermis onlarda hatasini anlamis allaha dualar ederek af dilemis bildigim kadariyla harut ve marut bir magarada ayaklarindan asili olarak kiyamete kasar cezalandirmis kötü ilimciler cinlerini kullanarak yerini tespit etmeye kalkmış en sonunda birisi magaraga gitmis o melekler ismi soylenenlerdensin iceri gel demisler ve bu buyucu bunlardan ulkeleri karistiracak ilimler ogrenmis sorumda burada bu melekler ilim karsisinda kisinin cehennemde kalacagini soyluyorlar peki bu denenler nekadar dogrudur bir buyucu dunyayi karistiracak kadar guclu bir buyuyu ogrenmismidir
|
kardeşim haram olanda fayda yoktur buyurmuş efendimiz büyüdede ak ve kara diye bişey yoktur büyünün amacı başkasının iradesini etki altına almaktır büyüde şeytanın tek hakim oldugu ve onun sayesinde oldugunu kabul etmendir imandan sıyrılırsın ebedi cehennemde kalırsın hiçbir zaman dünyanın engüçlüsü kainatın en güçlüsü diye bişey yoktur herkezin ve her şeyin bir gücü ve bir savunma mekanizması vardır her zaman bilenin üstünde başka bir bilen vardır H.z ALİ efendimiz buyurmuşki ilim bir nokta idi cahiller onu çogalttı harut ve marut un ögrettikleride karı koca arasını açan büyüydü cinciler şeytanlarla çalışanlar onların söylediklerini yaparak çeşitli şekillerde çeşitli türlerde büyüler geliştirdiler büyüye şeytanlar ve iblisler şerli varlıklar hizmet eder onlar kullanılır rasulullah efendimiz büyü yapanda yaptıranda cehennemliktir buyurmuştur biri gücüyle biri aklı ile biri ordusu ile hareket eder SÜLEYMAN aleyhis selamın 300 veziri vardı ensonki veziri asaf bin berhiya ( hızır) aleyhisselamdı MUSA a.s ve SÜLEYMSN a.s zamanında büyüler meşhurdu İSA a.s zamanında sihir meşhurdu fakat o rasüller cenabı HAKkın onlara vermiş oldugu isimlerini zikrettiler bu gerek ceceluyiyyedeki süryani diliyle gerek berhetiyyedeki isimlerle gerek erbaindeki isimlerle